Sinemamızda neredeyse yeni bir film kategorisi oluşmaya başladı: Eskişehir'de çekilen filmler...Bir şehircilik mucizesinin yaşandığı bu kent, Paris görünümü, batılı düzeni, suyla yeşilin olağanüstü uyumu ve yoğun üniversiteli nüfusuyla, sinemacılara özel bir mekân oluşturuyor. Elbette bunun sağladığı kentli figüran, medeni eğlence yerleri, şık ve cilalı bir yaşam tarzının ipuçları gibi ögelerle... Cilalı aşk romanları yazarı Tuna Kiremitçi'nin ilk yönetmenlik denemesini bu kent dekoruna oturtması, bu açıdan akıllı bir seçim. O da bize biraz Batı tarzı bir aşk hikâyesi anlatıyor. Evlenmek üzere olan iki gencin arasına, birden erkeğin okul arkadaşı olan bir delikanlı giriyor. Müstakbel damada pek benzeyen (kısa saç, kesin esmerlik, yerli dizi kıvamında sakal), yani yazar-yönetmeni de andıran bir profil... Ilgaz bir tür "ıssız adam"dır (kimileri "içli adam" da diyebilir). Çevresine açılamayan, duygularını belirtemeyen, içine kapalı bir tip. Hasta ağabeyi, onu tek anlayan ve koruyan kişidir. Ve o da kardeşinin müstakbel geline karşı nasıl, nereden çıktığı belli olmayan tutkusunu sezdiği için, pişmiş aşa su katıp düğünü bozmaya çabalar. Hikâye kesinlikle inandırıcı değil. Bizim örf ve adetlerimizi biryana bırakın (ne de olsa Eskişehir'deyiz, onları unutabiliriz!), temel insan gerçeklerine de uygun olmayan bir hikâye. Aybige'nin zengin, yakışıklı, şeker gibi bir ana-babası olan, üstelik tüm kenti sevgi ilanı afişleriyle donatan Can yerine soğuk nevale Ilgaz'a meyletmesi için herhangi bir neden olup olmadığını, beklerim ve umarım ki kadın yazarlarımız bize söyleyeceklerdir. Ama yazar-yönetmenin hayal ettiği "sessiz adamın çekiciliği" veya "kaybeden kazanır" tarzı fikirlerin hiç inandırmadığı kesin. Oyunculuklar ise çok vasat. Genç yakışıklılarımız sınıfı pek geçemezken, ağabeyde deneyimli A. Mümtaz Taylan alabildiğine abartıyor. Melis Birkan ise açılışta kenti koşarak geçerken, tam bir
Issız Adam efekti yaratıyor. Ama geri kalanında "şeker genç kız"a katmayı denediği "komik genç kız" tavrı çok yapay kalıyor. Onun oturup üstüste birkaç Audrey Hepburn filmi izlemesinde yarar var! Evet, yönetmen tevazuyla "adını sen koy" demiş. Uzun olacak ama, şu akla geliyor: batılılar gibi aşk filmi yapamamanın acısı. Ya da kısası: 'Issız Adam' Eskişehir'de!
ADINI SEN KOY *
Yönetim ve senaryo: Tuna Kiremitçi Görüntü: Soykut Turan Müzik: Tamer Çıray Oyuncular: Melis Birkan, Cemal Toktaş, Ali İl, Ahmet Mümtaz Taylan, Itır Esen, Burhan Şeşen, Gülen Karaman, Funda Şirinkal. Elizi Film.