Sigmund Freud'a göre dil sürçmeleri; bilinçaltının, bastırılmış fikir ve duyguların dilimize oynadığı bir oyunmuş. Ben Freud'un pek çok teorisine katılmadığım gibi buna da inanmıyor ve katılmıyorum. Rahmetli kokaini fazla kaçırdığı dönemlerde epey uçuyormuş sanki... Neyse... Dil sürçmeleri genelde komiktir ama bu gibi durumlarda gülmeyen tek kişi gafı yapandır. Hele ciddi ciddi bir konu tartışılırken sürçerse dil, insan yerin dibine inmeyi ve oradan uzunca bir süre çıkmamayı dileyebilir. Ben mesela kendiminkileri hiç söylemeyeyim, karizmayı yerle bir etmeyeyim. Ama başkalarının dil sakarlıklarından birkaç örnek verip gününüzü biraz neşelendirebilirim: - Bir mağazada pantolon seçerken: "Bunun bir kon toyusu var mı?" (Bunun bir ton koyusu var mı?) "Şofer bey müsait bir yerde inebilir misiniz?" "Saçlarımı simsiyah kesip, kısacık boyayacağım." "Çocuklar sesin kesinizi!" "Çatlarını kaşma!" Cenaze evinde "Başınız sağolsun" yerine "Gözünüz aydın", "Takdir-i ilahi" yerine "İlahi adalet" demek. (Ayy bu da çok fena!) Nasıl? İnsan başkalarının şaşkınlıklarını okurken pek eğleniyor değil mi? Evet şimdi sizinkileri duyalım?