Türkiye'nin en iyi haber sitesi
AİLENİZİN DOKTORU DR. EREN EROĞLU

Madenciler bir tek saçkıranı yenemedi

Sonunda 33 Şilili madenci 66 gün boyunca mahsur kaldıkları, yerin 600 metre altındaki kapanlarından kurtarıldı. Sağlıkları yerindeydi, ancak hepsi saçkıran olmuştu. Neden?

İki ay boyunca herkes nefesini tuttu ve bir mucizenin gerçekleşmesini bekledi. Bu süre içinde ölümle kalım arasındaki ince çizgide dans eden Şilili madenciler hem kurtarılacakları umudunu canlı tutmak hem de son derece zorlayıcı şartların sağlıklarını bozmaması için uğraş verdi. Yukarıda çalışanlar da ellerindeki her imkânı kullanarak onlara destek olmak için çırpındı. Sonunda hepsi eksiksiz olarak yeryüzüne tekrar ulaştıklarında, şartlar göz önüne alındığında sağlıkları neredeyse mükemmel denecek haldeydi. Fakat tek bir sorunla başa çıkamamışlardı; hemen hepsinde yaygın deri enfeksiyonları ve saçkıran vardı. 66 gün boyunca maruz kaldıkları 30 dereceye yakın ortam sıcaklığıyla yüksek nem, mantar enfeksiyonlarına ve saçlı deride yoğun dökülmelere neden olmuştu. Saçkırana sebep olan önemli etkenler arasında sayılan saç mantarı, kafa derisinin dış yüzeyinde ve saçlarda mantarların oturup hastalık yapmasıyla ortaya çıkıyor. Bakıldığında saçlı alanlarda dökülme ve saçlarda zayıflamanın yanında kafa derisinde içi sıvı dolu kırmızı kabarcıklar, pullanma ve ağrılı alanlar görülüyor. Eğer üzerine bakteriler de eklenmişse, dokuda iltihap, deride çatlama ve kabuklanma da ortaya çıkıyor. Kepek ise sık görülen belirtiler arasında.

BAŞKALARINA DA TAŞINABİLİYOR
Saçın döküldüğü alanlar genellikle sınırları belirli, yuvarlak ya da oval şekilde. Ne yazık ki saç mantarı, bulaşıcı ve mantarı taşıyan kişiler, hayvanlar ya da eşyalarla temas halinde kolaylıkla size de bulaşabiliyor. Bazıları ise kendilerinde hastalık belirtisi olmadığı halde mantarı başkalarına taşıyabiliyor. Basit vakalar, sadece bu iş için üretilmiş özel şampuanların kullanılmasıyla kolaylıkla tedavi edilebiliyor. Fakat kronikleşmiş ve karmaşık hale gelmiş, enfeksiyonlarda ağızdan mantar ilaçlarının alınması, bakterilere karşı tedavinin de protokole eklenmesi gerekebiliyor. Saçkıranın tek sebebi mantar değil. Hatta tıbbi yazında saçkıran diye tabir edilen 'alopesi areata'nın mantarla hiç ilgisi yoktur. Alopesi areata vücudun kendine karşı reaksiyonu ile ortaya çıkan bir hastalıktır. Herkes bilir, bağışıklık sistemi vücuda giren yabancı madde ya da organizmalara karşı hemen kılıç kalkanını kuşanıp bir savunma geliştirir ve etkeni yok etmeye çabalar. İşte bazı hastalıklarda bu savunma sistemi yanlış çalışır ve aslında kendinden olan dokuları da yabancı, yani düşmanmış gibi görür. Alopesi areata da böyle bir hastalıktır. Savaşçı hücreler kıl köklerini yok etmek üzere harekete geçmiştir.

İLK TEŞHİSİ BERBER KOYAR
Alopesi areata belirgin bir rahatsızlık vermediği için, genellikle berberler tarafından saptanır. Saçın büyümesi durur ve kökünden ayrılır. Hastalık üç evre gösterir. İlk olarak saçlar aniden dökülür, sonra dökülen alanda genişleme olur. Son olarak da saçlar, başlangıçta renkleri beyaz veya gri olarak çıkmaya başlar. Bu aylar, hatta yıllar alabilir. Yeni kıllar çıkarken diğerleri dökülebilir. Hastaların yüzde 5'inde kafadaki tüm saçlar, yüzde 1'inde ise vücuttaki tüm kıllar kaybolabilir. Bu hastalıkla stresin bağlantısından çok söz edilir; gerçekten de hastaların bir kısmında yoğun duygusal stres saçkıranı tetikler, fakat bu durum herkes için geçerli değil. Bu hastalığa dair iyi haber bazen uzun sürse de birçok hastada belirtiler tamamen iyileşir; ne yazık ki bunu herkes için söylemek mümkün değil. Bazen yeni gelen saçlar, beyaz veya gri renktedir, daha sonra orijinal renklerine döner. Tedavide birçok yol denenir. Saçsız alana kortizon enjekte edilmesi, saçların çıkışını hızlandırabilir. Bu tedavi intralezyonel kortizon enjeksiyonu olarak bilinir. Bazı losyonların kullanılması bazı kişilerde saçların çıkmasını sağlar. Immünoterapide (bağışıklık tedavisi), düşük bir yoğunlukta alerjik reaksiyon oluşturabilecek bir madde dökülen alana uygulanır ve alerjinin oluştuğu alanda yeni saçların çıkması beklenir. Yaygın alanları tutan hastalıkta ağızdan ya da enjeksiyon yoluyla tüm vücuda etkili ilaçlar denenebilir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA