Türkiye'nin en iyi haber sitesi
METİN SEVER

Fenerbahçelilere açık mektup

'Yıldırım, Fenerbahçe'nin Recep Peker'i' başlıklı yazım çok sayıda Fenerbahçeliyi kızdırmıştı. Oysa söylediğim sosyolojik bir gerçekti. Neydi bu gerçek? "Fenerbahçe, Türkiye'nin siyasi ve ekonomik özelliklerini en çok taşıyan kulüptür. Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş'tan daha çok 'Birinci Cumhuriyet'tir." Nitekim, geçtiğimiz hafta Fenerbahçe Divan Başkanı Yüksel Günay beni doğruladı: "Bu kulüp bugüne kadar 117 general ve amiral, 48 bakan, bin 168 milletvekili ve senatör, 27 vali, bin 500'ün üzerinde yargı mensubu, 71 adet birinci sınıf emniyet müdürü, 21 büyükelçi çıkarmıştır. Böyle bir kulübe suç isnat edilemez," dedi. Günay, anlatmak istediğimi farklı sözcüklerle ifade etti. Bu cümlenin cilasını kazırsak, söylenen mealen şudur: Fenerbahçe, 'Birinci Cumhuriyet'tir. Fenerbahçe daha çok asker-sivil bürokrasidir. Fenerbahçe daha çok devlettir. Günay'ın söyledikleri içinde zurnanın zırt ettiği yer ise son cümle. "Böyle bir kulübe suç isnat edilemez" sözü. Yani Günay, "Fenerbahçe devlettir. Devlet de suç işlemez," diyor. Fenerbahçe için kötü ve talihsiz bir referans. Ne yazık ki, bu ülkede devletin suç dosyası herkesten kabarık! Şimdi sözüm Fenerbahçelilere. Fenerbahçe 'Cumhursuz cumhuriyet' dediğimizde kızan 'cumhurlara'. Günay'ın sözlerinden övünç duyuyorlar mı bilmiyorum. Ben övünülecek bir durum görmüyorum. Galatasaray'ın purolu snop başkanlarıyla övünmediğim gibi. Beşiktaşlıların MİT'çilerle, mafyacılarla övünmemesi gerektiğini düşündüğüm gibi. Biliyorsunuzdur. Beşiktaşlı bir grup taraftarın bir dergisi var: Halkın Takımı. Günay'ın tam tersini söylüyorlar yani. Sloganlarından biri ise 'Hayata Beşiktaş katmak...'. Derginin ismini seviyorum. Bir kulübün gerçek sahibinin emniyet müdürleri, valiler, işadamları değil taraftar olduğunu anlattığı için. Sloganı da seviyorum. 'Hayatımız Beşiktaş' demediği için. Hayatımızın bir değerler, anlamlar bütünü olduğunu, tuttuğumuz renklerin de bu zenginliklerden birisi olduğunu anlattığı için. Hayat denizine futbolun coşkusunu taşıyan ırmakların taraftar olduğunu unutmadığı için. Ve her şeyden önemlisi futbolun endüstri olduğunun farkında olup, "Endüstriyel futbol terörüne karşı söz, yetki, karar taraftara..." dedikleri için. Ütopya diyorsanız? Ütopyayı savundukları için seviyorum. Ez cümle... Derdim Fenerbahçelilerin yarasını kanırtmak değildi. Futbolu kirletenler hayatımızı kirletiyor. Oysa hayat bizim en güzel oyunumuz. Ve onu kötülük nereden gelirse gelsin birlikte savunmak zorundayız. Lakin, tencere dibin kara seninki benden kara taşlarıyla barikat oluşturulmaz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA