Türkiye'nin en iyi haber sitesi
EMRE AKÖZ

Pax Americana?

Bin dört yüz kişinin öldüğü korkunç gaz saldırısından sonra herkesin yüzü ABD'ye dönmüştü: "Suriye iç savaşında gaz kullanılması kırmızıçizgimizdir; müdahale ederiz..." diyen Başkan Obama ne yapacaktı?
Obama yönetimi adeta zevahiri kurtarmak, "sözünün eri değilmiş" denmemesi için müdahaleye karar verdi. Ama rejim değişliğine neden olmayacak, sınırlı bir müdahale olacaktı bu:
Hava harekâtıyla bazı önemli hedefler vurulacaktı.
Başkan Obama neler yapacaklarını açıkladıktan sonra meseleyi Kongre'ye götürerek onay istedi.
Şimdi herkes Kongre'nin kararını bekliyor.
Harekâtın kapsamı çok dar ve maliyeti az olduğu için Kongre'den "evet" çıkması bekleniyor.
Ancak ABD'de gayet güçlü bir "Artık bu işlere bulaşmayalım..." akımı da var.
Peki bu tavırlarını neye dayandırıyorlar?
Pasifist bir konum alarak "Savaşa karşıyız" demenin ötesindeki gerekçeleri neler? İşte bunlardan bir kısmı şöyle:

Ayranımız yok içmeye...

ABD1950'lerden beri kızgın boğalar gibi ona buna saldırıyor.
Peki, bu müdahaleler ulusal güvenliğimize ne katkı yaptı? Hiç!
Tam tersine mali ve ahlaki çöküntüye uğradık. Kongre'nin "hayır" demesi, bu beyhude dünya egemenliği arayışına son verecektir.
Bugüne kadar hiçbir askeri eylemimiz vatanımızı savunmak veya ulusal güvenliğimize yönelik apaçık bir tehdidi savuşturmak üzere yapılmadı. Hep ideolojik gerekçelerle saldırdık: Anti-komünizm, anti-terörizm, insancıl gerekçeler, uluslararası hukukun gerekleri gibi...
Sözde Pax Americana kuracak, bütün dünyaya barış getirecektik.
Ama çuvalladık.
Gaz kullandı diye Suriye rejimini cezalandıracağız.
Peki ama biz Vietnam'da, Kamboçya'da, Irak'ta, Afganistan'da, Yemen'de, Somali'de neler yaptık? Napalm bombası kullanmadık mı? Beyaz fosforla çocukları bile yakmadık mı? Dronlardan attığımız füzelerle birçok masum kişiyi, hatta bu arada yanlışlıkla kendi vatandaşlarımızı da öldürmedik mi?
Biz mi insanlık adına Suriye'ye müdahale edeceğiz? Ahlaki açıdan aslında, "ayranı yok içmeye..." durumundayız.

Sürekli düşman yarattık

Örneğin Körfez Savaşı... Saddam Hüseyin, Kuveyt'e el koymasın diye müdahale ettik.
Ettik de ne oldu? Uzun vadede petrol fiyatları ucuzladı mı?
Yoo. Sadece Kuveyt'teki rejimi korumuş olduk. Ama aynı anda Cihatçı Müslümanları da kendimize düşman ettik.
Son tahlilde işe yaramayan bu savaş makinesinin çalışması için yılda 650 milyar dolar harcıyoruz.
Halbuki 300 milyar doların altında harcayarak da kendimizi gayet güzel savunabiliriz.
Suudilere ve Türklere silahlanma için dünyanın parasını veriyoruz. Eğer Esad'ın gitmesi bölge için çok önemliyse, onlar müdahale etsin. Niye biz koşturuyoruz?
İşte böyle daha nice itirazları var, ABD'nin sadece Suriye'ye değil, başka ülkelere de müdahale etmesine karşı çıkanların...
Tabii bu gerekçelerin hepsi tartışılabilir, eleştirilebilir. Ama bir noktayı ben ilginç buldum: ABD müdahalelerinin dünyaya barış getirdiği gerçekten kuşkulu.
Baksanıza... Savaşa son vermek için sürekli savaşılıyor!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA