Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ENGİN ARDIÇ

Atatürk öbür dünyadan sesleniyor!

Hatırlayacaksınız, şu anda tutuklu yargılanmakta olan bir hanım, Konya'daki Mevlana türbesinden gökyüzüne bir lazer ışını yükseleceğini, Atatürk'ün bu ışına tutunarak aşağı ineceğini ileri sürmüştü... Aydınlık günler bizi bekliyordu...
Hanımın yattığı ilçe Silivri midir Bakırköy mü, pek emin değilim.
Meğerse ışın mışın beklemeye gerek yokmuş, Atatürk'le çoktan bağlantı kurmuş başka bir hanım varmış. Soyadını söylemeye gerek yok, Necla Ç. deyip geçelim (Behzat Ç. oluyor da Necla Ç. niçin olmasın?)
Bu hanımın "İlahi Nutuk" isimli bir kitabı varmış. 1973'te yayınlanmış.
Alt başlığı da "Atatürk Öte Alemden Sesleniyor"...
Necla Hanım bir medyum. Atatürk'le görüşüyor. Atatürk ona, ölümsüz eseri Nutuk'un ikinci cildini yazdırıyor.
Bitmedi, aynı hanım ayrıca Mevlana ile de görüşüyor, Celaleddin-i Rumi Hazretleri de Mesnevi'nin devamını yazdırıyorlar...
Gençliğimden hatırlıyorum, altmışlı yıllarda kitap ilgimi çekmişti. Öyle ya, Mevlana Farsça'yı bir yana bırakmış, ilk kez Türkçe yazıyordu! Fakat bu Yeni Mesnevi'nin 60 cilt tutacağını (yazıyla, altmış) öğrenince, benim naçiz okurluk kapasitemi aşacağını düşünmüş, vazgeçmiştim.
Necla Hanım'dan öğrendiğimize göre, Atatürk yetmişli yılların başlarında, TRT televizyonu yayınlarının yurt çapında genişletilmesi ve ikinci kanalın açılması yönünde talimat vermiş. Fakat özel televizyonlar konusunda bir şey söylememiş.
Atatürk, Kıbrıs harekatında Ecevit'in "orduyu çok müşkül duruma düşürdüğünü" söylüyor ki bu görüşe ben de yüzde yüz katılıyorum. Fakat Kuzey Kıbrıs'la yetinmiyor, "gerekirse On İki Ada, Dedeağaç, Karaağaç ve elbette Selanik'in de geri alınmasını" istiyor.
Gençliğin "sapık ideolojilerden" korunması gerektiğini, yabancı dilde eğitim veren "ecnebi kolejlere" artık gerek kalmadığını, çünkü oralardan yetişenlerin "Türklüğünü, an'anesini, dinini unuttuğunu" belirtiyor.
Türk milletinin bariz vasfının "kromozom" özelliği olduğunu, "İslamiyet'ten önce de Müslüman olarak yaşadığını" söylemeden geçemiyor.
Necla Ç. sözkonusu kitapta üç yıl kadar hapis yattığını da açıklamış fakat konuyu gündeme getiren tarihçi Cemil Koçak bu yatmanın Bakırköy'de gerçekleştiğini, çünkü Necla Hanım'a "şizofren" teşhisi konulduğunu ima ediyor.
Buraya kadar tuhaf olan hiçbir şey yok, hatta bu konuda yazı yazmaya bile değmez.
Tuhaf olan kısmına şimdi geliyoruz:
"Yeni Nutuk", Milli Eğitim Bakanlığı tarafından liselere tavsiye edilmiş. Sinop'un Boyabat Lisesi Müdürlüğü'nde bu tavsiyenin belgesi var.
Bitmedi. "Yeni Mesnevi" de, gerek Genelkurmay Başkanlığı, gerekse Jandarma Genel Komutanlığı tarafından 1967 ve 1970 yıllarında askeri okullar ve askeri kütüphanelere tavsiye edilmiş.
Bravo. Memleketin en kısa zamanda "Tayyip'in elinden" kurtarılmasını ve bu tür Atatürkçüler'in eline teslim edilmesini isteriz.
Milletçe aç kalırız ama çok eğleniriz.
Gerekirse ekonomik kriz çıksın, yeter ki Atatürk'le kurulmuş olan bu bağlantı kesilmesin.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA