Türkiye'nin en iyi haber sitesi
NAZLI ILICAK

Yeniden "Barış" süreci

Başbakan Tayyip Erdoğan, çarşamba günü akil adamlarla son bir değerlendirme için bir araya geliyor. Zaten BDP de, hükümete yasal düzenlemeler hakkında taleplerini sundu. Bunlar, sadece Kürtlere değil, Türkiye'nin demokratikleşmesine katkı sağlayacak önlemler. 25 maddeden önemli bulduklarımı sıralıyorum:
Terörle Mücadele Kanunu (TMK) kaldırılsın. BDP, TMK'nın, Adalet Bakanı'nın ifadesiyle siyasi ortam bunu gerektirdiği için çıkarıldığını hatırlatıyor. Devletin savunma refleksinin bir yansıması olan bu düzenlemelere artık lüzum kalmadığını belirtiyor.
BDP, Türk Ceza Kanunu'nda da bazı değişiklikler talep ediyor.
Suçu ve suçluyu övmeye ilişkin 215'inci maddedeki cezanın 2 yıldan 1 yıla inmesini istiyor.
220'nci maddenin 6, 7 ve 8'inci fıkralarının tamamen kaldırılmasını arzu ediyor. Bu maddeler, örgüte üye olmamakla birlikte, örgüt adına suç işleyen kişiyi (6'ncı fıkra), örgüt içinde hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişiyi (7'nci fıkra) örgüt üyeliğinden cezalandırıyor. 8'inci fıkra da, cebir, şiddet ve tehdit içeren yöntemleri meşru gösterecek, övecek ve teşvik edecek propagandayı suç sayıyor. BDP, öteden beri bu fıkraların istismar edilerek, kişilerin kolayca örgüt üyeliğinden tutuklanmasına sebebiyet verdiğini belirtiyordu. Bu yüzden teklifinde söz konusu fıkraların kaldırılması da yer alıyor.
Silâhlı örgütü düzenleyen 314'üncü maddede, örgüt tanımına açıklık getirilmesi isteniyor. "Örgütün hiyerarşik yapısına dahil olmayan ve şiddet fiilleriyle doğrudan bağı tespit edilemeyenler, örgüt üyeliği ve yöneticiliğinden cezalandırılamaz" şeklindeki bir cümlenin 314'üncü maddeye eklenmesi üzerinde duruluyor.
Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun'da "koşullu salıverme" konusunda, hükümlünün 15 yaşını dolduruncaya kadar infaz kurumunda geçirdiği 1 günün 2 gün olarak; 55 yaşını doldurmuş hükümlünün cezaevinde geçirdiği 1 günün gene 2 gün olarak; 65 yaşını doldurması halinde ise, 1 günün 3 gün olarak hesap edilmesi öneriliyor.
2911 Sayılı Yasa, toplantının bazı hallerde 1 ay ertelenmesini öngörmüşken, BDP teklifinde bu süre 1 haftayla sınırlanıyor.
Ceza Muhakemesi Kanunu'nda, katalog suçların işlendiğine dair kuvvetli şüphenin varlığı, tutuklama nedeni sayılıyor. BDP, katalog suçların (devletin güvenliğine ve anayasal düzene karşı girişimler, uyuşturucu, cinsel istismar, işkence, suç işlemek amacıyla örgüt kurma, kasten adam öldürme vs.) tutuklama sebebi sayılmamasını talep ediyor. Sadece, sanığın kaçması, delilleri yok etmesi ihtimali, şahitler ve başkaları üzerinde baskı yapması teşebbüsü hususunda kuvvetli şüphe mevcutsa, tutuklama gerçekleşsin istiyor.
Ya baraj % 3'e insin, ya da % 10 kaldığı takdirde, ülke genelinde 5 seçim çevresinde birinci çıkan partiler ülke barajını geçmiş sayılsın.
Devlet sadece % 10'u geçen partilere yardım ediyor. "Toplam geçerli oyun % 1'den fazlasını alan partilere de devlet yardımı yapılsın."
BDP'nin listesinde, Türkçe'nin yanı sıra, farklı dil ve lehçelerin propaganda faaliyetinde kullanılabilmesi, parti bildirilerinin Türkçe'den başka dillerle de yazılması teklifleri yer alıyor.
"Eş Genel Başkanlık" sistemi resmen uygulamaya geçsin.
Parmak izi ve fotoğraflar, takipsizlik ya da beraat kararı kesinleşince imha edilsin; 80 yıl saklanmasın.
Polis direnmeyi etkisiz kılma amacıyla güç kullanırken kişinin yaşam hakkını tehdit etmesin.

***
Meclis, temmuzda tatile girerse, barış sürecinin gerektirdiği yasalar nasıl çıkacak? Bence, iş sürüncemede bırakılmasın, BDP'nin tekliflerinin tümü olmasa bile bir kısmı dikkate alınarak gerekli düzenlemeler yapılsın. Hem Türkiye böylece son gelişmelerin dünya kamuoyunda yarattığı izlenimleri de kısmen silebilir. Gündem, Gezi eylemlerinden yeniden barış sürecine döner.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA