Türkiye'nin en iyi haber sitesi
REFİK ERDURAN

Vikiliks mikiliks

Yüksek sesle konuşulmayıp kulaklara fısıldanan açık sırlar vardır. Olan biteni herkes bilir ama dile getirdiğinin duyulmasını istemez. Dedikodunun kokusu çıkınca da fena karışır ortalık.
Örneğin kadının kocasını aldatmakta olduğunu herkes birbirine söyler de, o "sır" meclislerin açık sohbet konuları arasına girmez, sütliman görüntü sürüp gider. Ama muzip biri telefon konuşmalarını kaydedip el âleme dinletirse kıyamet kopar.
Wikileaks hengamesinde durum öyle. Açıklanan belgelerde ben pek sır göremedim. Arapların İran'ı Batı'ya vurdurmak istediğini, Amerika'nın bölgede ülkemizin güçlenmesini "Yeni-Osmanlıcılık" sayıp tedirginlik duyduğunu, Berlusconi'nin cinsel abur cuburcu olduğunu bilmeyen var mıydı?
Çin bilgisayar sabotajları hazırlıyormuş! Geçen gün burada size "Siber Savaş" kitabından söz ettim. Orada o tür saldırı hazırlıklarının bütün ayrıntıları yazılı bir bir.
Wikileaks belgelerinde bizim açımızdan önemli sayılabilecek tek bilgi Amerikalı diplomatların derin araştırmalardan sonra ulaştıkları "Recep Tayyip Erdoğan'a ve partisinin niyetlerine ilişkin" görüşler.
O kişiyi Hitler olma yolunda umacılaştıranlarımız var ya? Diplomatlar "Despot değil" diyor, partisinin Türkiye'ye şeriat getirmeye kalkmasını da olası görmediklerini söylüyorlar.
Gerçi alabildiğine yanıldıkları da olmuş. Örneğin iddialarına göre Başbakan danışmanları "kibirli ve dalkavuk" imiş. Bunun yanlışlığının tanığıyım "şahsen". Kadim dostum başdanışman Nabi Avcı dünyanın en kibirsiz ve dalkavukluktan en uzak insanlarındandır. Kim bilir ne üzülmüştür o lafa!
Peki, şimdi ne olacak? Hiçbir şey. Belgeler ve yenileri bir süre konuşulur, söz ustası diplomatlar tarafından "Ben şöyle demek istemiştim" diye tevil edilir, espri malzemesi yapılır, unutulur gider. Devletler birbirlerini gözetlemeyi, anlamaya çalışmayı, kurcalamayı, becerebilirlerse kafaya almayı sürdürürler.

***

İşlerin karıştığı ortamlarda akılların da karışmasına şaşılmaz. Ama basının -hele aydınlara hitap ettiği varsayılan bölümünün- işlevi o kafa bulanıklığını azaltmaktır. Tersi olur da kavram kargaşasını artırdıkları görülürse şaşırıyor insan. Anti-emperyalist, ilerici, yurtsever ve de su katılmamış Atatürkçü diye tanınmak isteyen kimi yayın organlarımızda bugünkü iktidar "Amerikan maşası, piyonu, kuklası" gibi yaftalarla çok yerildi.
Aynı iktidar Bush'un Irak'a topraklarımızdan saldırısına set çekerek Amerika'yı ifrit etti, Afganistan'a muharip asker yollamamız isteğini geri çevirdi, göz bebeği İsrail ile gırtlak gırtlağa geldi.
Söz konusu yayın organlarımız bu kavgada kimden yana çıktılar ve çıkmaktalar? Amerika'nın! Onu ve İsrail'i kızdırmamıza hayıflanıyor, Ortadoğu'daki anti-emperyalist güçlerle yakınlaşmamızı kınıyor, "dengeli" (yani hayli teslimiyetçi) politika güdülmesini istiyorlar.
Mütareke basınının çizgisini andıran bu yaklaşıma akıl erdirmekte zorlanmaktayım.
***

Ömür boyu okuru olduğum Cumhuriyet gazetesine özel ilgi duyduğumu söylemiştim. Onda bile yadırganacak değerlendirmelere rastlıyorum.
Dün Kore'deki ünlü Kunuri muharebesinin altmışıncı yıldönümüydü.
Kasıtlı ya da bilinçsiz yorumcularımız o faciadaki rolümüzü şan şeref örneği diye yansıttılar kamuoyumuza. Ben askerliğimi savaş sürerken olay yerinde yaptım. İçyüzünü somut ayrıntılarıyla biliyorum. Evet, orada vatandaşlarımız gerçekten yiğitçe çarpıştılar. Ama olay bizim hazırlıksızlığımız, Amerikan komutanlığının da şapşallığı yüzünden yaşanmış bir savaş rezaletidir. Ne yeterli keşif vardı, ne doğru mevzilenme. Tercümansızlık yüzünden muhabere bile kopuktu. Sonuçta direnmemiz sayesinde Amerikan birlikleri kuşatmadan sıyrılırken biz üç yüzden fazla kayıp ve şehit verdik. O ülkeye yaranıp NATO'ya alınma hesabıyla…
Cumhuriyet'te dün bir profesörün imzasıyla yayımlanan yorumda bu olay "insanlık idealleri uğruna" sergilenmiş kahramanlık örneği diye övülüyordu. Herhalde şu ara "ordumuza destek belirtme" çabasıyla…
Biraz daha özen, biraz daha bilinç, biraz daha tutarlılık lütfen!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA