Bülent Ersoy ile Muazzez Abacı'nın birlikte verecekleri konser için bütün planlarımı iptal ettim. Arkadaşlar, "Ne yapacaksın o konserde, için bayılır" dediler ama "Bu gece tarihi bir gece. İki devi birarada görmek, dinlemek şahane bir şey" dedim ve Açıkhava'nın yolunu tuttum...
Ama itiraf ediyorum; sahnede birtakım arızalı halleri görmeye de hazırlıklıydım. Malum; Bülent Ersoy bir milim arkada kalırsa olay çıkardı. Yani dengeler çok önemliydi.
Ama hiçbir şey olmadı...
Muazzez Abacı'nın büyüklüğü ve tevazusu her şeyi çözdü zaten. Bülent Ersoy için "O bizim divamızdır. Ama ben de iyi şarkı söylerim" dediğinde Ersoy'un yüzündeki ifadeyi görmeliydiniz.
Düşünsenize, Muazzez Abacı gibi bir dev bile size iltifatlar ediyor, "O bizim divamızdır" diyor...
Tabii o da saygıda kusur etmedi, Abacı için Türk Sanat Müziğinin yaşayan en büyük seslerinden biri ifadesini kullandı.
Kuliste Abacı'ya, "Aranızda hiç sorun çıkmadı. Ortamı bu kadar sakin beklemiyordum" dediğimde, "Artık o egolar, kıskançlıklar bitti Şengülcüm. Benim için hayat başka sularda akıyor" dedi. (Sürekli Amerika'da yaşayan kızının yanında; torunu ile kendine yepyeni bir dünya kurmuş.)
Açıkhava, diğer konserlerde olduğu gibi dolu değildi belki ama müthiş kaliteli bir izleyici topluluğu vardı. Bülent Ersoy'un okuduğu en ağır şarkıları bile bilen bir kitleden söz ediyorum. Yani görüntüye değil sese gelmişlerdi.
İşte bunun için Bülent Ersoy'un uzun konuşmalarından sıkıl dılar, yüzüne yaptırdığı yeni müdahalelere takılmadılar, Muazzez Abacı'nın Hasan Heybetli'li anılarına pirim vermediler. Ve hatta Abacı'nın "Bacaklarını göreceğim" diyerek Ersoy'un eteklerini kaldırmaya çalışmasıyla hiç ilgilenmediler.

YETER, ŞARKI SÖYLE!
Arkamda oturan bir bey, Ersoy konuşurken "Yeter artık şarkı söyle" diye bağırıyordu hatta... Biri "Bize ne Bülent Ersoy'un bacaklarından. Biz buraya müzik dinlemeye geldik" diye şikayet ediyordu. (Yahu Ajda'nın bacaklarını günlerce konuşan kimdi?)
Laf aramızda ben Bülent Ersoy'un bacaklarını merak ediyorum... Kendisiyle bu kadar uğraşan bir kadının bacaklarında da bir gram selülit yoktur diye düşünüyorum... O da taştır yani... Şöyle bir bikinili görüntülense, bu yazın bombası olur!
Konuşmalarla fazlasıyla uzayan bir geceydi ama ne olursa olsun, onları dinlemek müthiş bir keyifti. Keşke dedim, Emel Sayın, Ajda Pekkan, Sezen Aksu ya da genç şarkıcılar o gece ön sıraları doldurmuş olsalardı.
Nitekim bunları söylediğim Abacı da konserin ikinci yarısında sahnede "Keşke burada olsalardı arkadaşlarımız" dedi... Ama nerdeee...