Salı günü öğleden sonra İstanbul'u yağmur aldı. Yani yağmur yağdı demek isterdim ama yağmur resmen şehrimizi esir aldı.
Maşallah altyapı o kadar sağlam ki; yollar, sokaklar dereye döndü! Önce Rumelihisarı'ndaki evime yürürken, merdivenlerden coşa coşa akan yağmur suları yüzünden dizlerime kadar ıslandım. Sonra sinema için İstinye Park'a gittim.
Gittim ki, otopark göl olmuş! Sanırsınız kapalı değil, açık otopark! Bazı yerler, güvenlik tarafından kapatılmış; az daha yağsa AKUT'u çağıracaklar, o seviye!
Arabayı park ettim, sinemadan önce İstinye Park pazarından peynir alayım dedim. Pazara girdim, sağ koridordaki peynirciye döndüm ki; güvenlik bant çekmiş, geçiş yok. Allah Allah ne oldu acaba diye bakınırken, bir güvenlik görevlisi yanıma geldi: "Hanfendiii o tarafa geçemezsiniz!"
Ben de kafamdan kuruyorum; birine bir şey mi oldu, tövbeler olsun, Allah saklasın bir cinayet mi işlendi, durumumuz CSI İstinye Park mı diye... Yok, hiçbiri değilmiş; İstinye Park pazar alanını su basmış. Bantı geçip bir girdim ki; restoranlar, kafeler, dükkanlar ayakta, ortalık perişan.
Şimdi ben pek merak ederek sormak istiyorum; koskoca bir yatırım olan İstinye Park'ı bir yağmurla nasıl su basabiliyor? Bir dahaki yağmurda kolluk, can simidi falan mı alıp gidelim? Açıklayan varsa, buyursun lütfen.