CHP
lideri Kemal Kılıçdaroğlu dün katıldığı bir televizyon programında Artvin'de yapılan saldırıyı anlattı. Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satırbaşları şöyle:
Dar bir vadiden giderken, birdenbire araçlar durdu. Güvenlik görevlileri uzun namlulu silahlarla çıktı. Dikkatli olmamızı söylediler. Sonra aracımız dağın yamacına iyice yaklaştırıldı. Birdenbire silahlar patladı. Vadinin ortasındaydık. PKK ile bir çatışma olduğu söylendi. Ambulans geldi yaralıları aldı. Arkasından ikinci bir çatışma oldu. Korumam roketatarla bize saldırmak istediklerini ancak kendisinin o kişiyi öldürdüğünü söyledi.
Daha sonra Karayolları'nın yerine gittik. Cumhurbaşkanı ve Başbakan telefonla aradılar, geçmiş olsun dileklerini iletti. Beni arayan ilk kişi ise İçişleri Bakanı Efkan Ala oldu. "Her türlü önlemi aldıklarını" ifade etti. Bir helikopter tahsis ettiklerini ve bizim istediğimiz noktaya gidebileceğimizi ifade ettiler. Helikopterle Ardanuç'a gittik. Erzurum üzerinden de Ankara'ya geldik.
Ardanuç'a giderken benim korumalarda daha önce görmediğim uzun namlulu silahları gördüm. Allah'ın verdiği bir can. Hiçbir kişisel beklentimiz, çıkarımız yok. Ülkenin daha güzel ve huzurlu olmasını istiyoruz. Çocuklarımıza daha güzel bir Türkiye bırakmak istiyoruz. Ama bunu içine sindiremeyen ve Türkiye'yi karıştırmak isteyenler var. Eğer bir bedel ödemek gerekiyorsa, bu bedeli vatandaş değil, biz rahatlıkla ödeyebiliriz. Anamuhalefet partisinin Genel Başkanı'nın bir suikasta kurban gitmesi "Türkiye'yi daha fazla karıştıracaktır, dengeleri sarsacaktır" diye düşünmüş olabilirler.
Teröre karşı hepimizin ortak bir tavır takınması gerekiyor. HDP de 6 milyon civarında oy alan siyasi ve meşru bir parti. Teröre karşı tavır konusunda biraz daha net tavır takınması hepimizin ortak talebi.
Darbe girişiminin ardından yeni bir kalkışma olacağını düşünmüyorum, yeni bir darbe girişiminin başarı şansı artık sıfırdır. Hukukun üstünlüğü, darbeyle mücadelenizde haklılık kazandıran temel ölçüttür.
FIRAT KALKANI'NA DESTEK
"Türkiye'nin Cerablus'a girmesi,
Şam'a bu konuda
bilgi verilmesi,
Rusya'ya, Amerika'ya bilgi verilmesi
ve dolayısıyla oraya müdahalenin
yapılmasını olağan ve
normal karşılıyoruz. Biz bunu
9 Ekim 2014'te söyledik. Dedik
ki 'IŞİD terörü var, oraya eğer
getirirseniz sınır ötesi bir tezkere,
biz buna evet diyeceğiz'.
Cerablus bölgesinde terör tehditlerine
karşı yürütülen 'Fırat
Kalkanı Harekatı' doğru ancak
gecikmiş bir harekattır. Türkiye,
bölgede kendi güvenliğini sağlamak
zorundadır."