Türkiye'nin son dönemde yaşadıkları karşısında piyasaların verdiği tepkilerde de gördük ki direnç yüksek. Ancak hem ekonomik gücü artırarak yola devam edebilmek hem de örneğin
"tasarruf edememek" gibi kronikleşen yapısal sorunları çözebilmek için son dönemde birçok ekonomik düzenleme yapılıyor. Piyasaların canlanması, tasarrufların, yatırımların ve gelirlerin artırılması hedefi ile yapılan bu düzenlemelerden biri de Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun.
Aflar ve yapılandırmalara ilişkin çıkan her düzenleme aslında tıpkı tasarruf edebilme kültürümüz olmadığı gibi borçlarımıza karşı gerekli hassasiyet gösterme kültürümüzün olmadığını da gösteriyor. Alacakların Yapılandırılmasına ilişkin kanunun içinde bulunduğumuz süreçte ekonomiye nefes aldırması açısından oldukça önemli.
Ama gönül ister ki ekonomi bu tür uygulamalara ihtiyaç duymasın. Zira bu tür vergi afları, yasal yükümlülüklerini zamanında yerine getiren mükelleflerde haksızlığa uğradıkları inancını oluşturuyor. Kimine af kimine ceza oluyor. Bunu göz önünde bulundurmak önemli diye düşünüyorum.
HER HAL VE ŞARTTA YOLA DEVAM
Hani şu
yeni kapı ruhu
var ya, iş dünyasının da iliklerine
işlemiş.
Ağustos ayında ihracat 28 ay aradan sonra en yüksek artış seviyesine ulaştı. Temmuz
ayında
bayram tatili
ve başarısız
darbe girişiminin
etkisiyle
dış ticarette
düşüş
yaşamıştık. Ama görüyoruz ki iş dünyası her hal ve şartta yola devam ediyor. Hükümette yukarıda değindiğim gibi ekonomik düzenlemelerle destek veriyor. Sonuç ise 11 milyar 441 milyon dolarlık ihracat ile yüzde 6,9 artış.
Bu artış yeter mi, yetmez. Zira aylık bazda artış var ancak yıllık bazda kayıplar devam ediyor. Ama bu sonuç güvenin artması, umutların devamı için çok çok önemli.