Bildiğiniz üzere biz bu köşede çoğu zaman dizilerdeki çekim hatalarını konu ediyoruz. Dizilerdekinin telafisi kolay... Ama ya gerçek hayattaki çekim hataları? Hollanda'dan gelen bir mektup, bana bu gerçeği hatırlattı. İddiaya göre küçük Oğuzhan, bir çekim hatasına kurban gitmiş. Diş çekimi hatasına... İşte akrabası Serap Öpüz'ün anlatımıyla o trajik öykü: "Sayin Yüksel Aytuğ, ben Hollanda'da yaşayan, yazılarınızı hergün takip eden bir okurunuzum. İzin verirseniz son günlerde basında çıkan Oğuzhan haberiyle ilgili sizinle paylaşmak istediklerim var. Başımıza gelenler maalesef dizilerdeki çekim hataları gibi kolay değil. Gerçek hayatta çekim hatalarının geri dönüşü pek mümkün olmuyor. İki hafta önce 5 yaşındaki yeğenim Oğuzhan Sivas, diş tedavisi için götürüldüğü merkezde anestezi verilerek uyutuldu. Sonunda gözünü actığında çok sevindik ama sonra acı gerçekle karşılaştık. Oğuzhan kimseyi tanımıyor, konuşamıyor ve beslenemiyordu. Yüksel Bey, çaresizlik nedir bilir misiniz? O babanın yerine kendinizi koyabilir misiniz? Üzerine titrediği, otizm hastalığını yenmesi için insanüstü çaba gösterip başardığı çocuk, şimdi kendisini tanımıyor. O şimdi yeldeğirmenlerine karşı savaşan Don Kişot misali mücadele ediyor. Çünkü diş hastanesi yetkilileri maalesef hatalarını kabul etmiyorlar ve otizm hastalığına sığınmaya çalışıyorlar. Ama yeğenim koşup oynayan, kimsenin hasta olduğunu anlamadığı bir çocuktu. Şimdi ise bir bebek konumunda. Dizideki çekim hataları bizleri güldürebiliyor ama gerçek hayatta yapılan hatalar 5 yaşında bir çocuğun kısacık hayatındaki anılarını elinden alıyor. Sizden ricamız, köşenizde sesimizi duyurabilmemiz ve Küçük Melek Oğuzhan Sivas adına açtığımız Facebook sayfasında bize destek vermeniz. Sevgiyle ve sağlıkla kalın..." Tabii ki acılı akrabanın yazdıkları tamamen bir iddiadan ibaret. Konu soruşturuluyor. Ama insanların kaderine yön veren Yüce Allah, hayattaki her dizinin senaryosunu değiştirecek, düzeltecek kudrete sahip. Bir de bakmışsınız ki, izlediğimiz her şey kötü bir rüyadan ibaretmiş. Küçük Melek Oğuzhan'ın, bir gün gördüğü ve bizlere seyrettirdiği kabustan uyanıp eskisinden daha sağlıklı bir çocuk olarak hayatına devam etme şansı her zaman mevcut... Yeter ki yel değirmenlerine mızrak sallamaktan usanmayın. Hele ki orası Hollanda ise... Hele ki şimdi size yel değirmeni gibi görünenler, aslında insanlığın kabuk tutmuş vicdanı ise...