Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MÜCAHİT KÜÇÜKYILMAZ

Attığınız imzalar sefaletinizi temsil ediyor!

Modern insan, sesini duyurmayı amaç edindiği bir iletişim dünyası var etti. Ötekinin ne dediğini işitmeye çalışmaktan çok onu bastırmayı ve kendi sesini üste çıkarmayı önemli sayan bencil bir dünya bu. Ne dinlenmesi ne de anlaşılması mümkün olan bu çok sesli ortama kısaca kakofoni deniyor. Oysa varılmak istenen nokta, teoride çok seslilik, çok renklilik, çok kültürlülük ve farklılıkların uyumunu işaret eden harmoni idi. Tıpkı demokrasi murad ederken anarşizme savrulmanın mümkün olması gibi, harmoniden kakofoniye geçiş, hele ki yabancı seslerin istilasına pek açık bu topraklarda kolayca gerçekleşiyor.
Yurttan sesler korosu hoş bir temenni olarak kalırken, Türkiye, içi dışına çıkmış bir ülke olarak etrafının gündemini içeriyor. Osmanlı bakiyesi topraklar, yönümüzü döndüğümüz Avrupa, arkamızda bekleyen İran ve Ermenistan, yukarıdan uzanıp aşağıdan baş gösteren Rusya ve sınırımızda olmayıp da gündemiyle bizi etkileyen ülkeler... Hepsi tarihin, coğrafyanın, sosyolojinin, ekonominin bir hediyesi olarak, vaktiyle bir futbol maçı münasebetiyle İrlandalıların bile yaptığı gibi, içimizde yaşıyor.
Bu yönetilmesi çok zor koro, en başta Türkiye'nin aydın figürü üzerinden yerlilik ve millîlik sorununu işaret ediyor. Aydınımız, Oğuz Atay'ın disconnectus erectus, "tutunamayan" diye tanımladığı ya da öykünün sonunda denize doğru yürüyerek kaybolan 'Beyaz Mantolu Adam'ı gibi Türkçeye tercüme edilmiş bir yabancı dil ve Türkiye'ye tercih edilmiş bir yabancı ülke üzerinden milletiyle konuşuyor. Daha doğrusu, milletinin sesini bastırarak ona hitap ediyor. Tabii, hem dışarıya doğru yayılan hem de içeriği genişleyen aydın kavramının kapsamına gazeteci, aktivist, kanaat önderi, malumatfuruş ve bilumum mikrofon erbabı giriyor.
İşte bu kakofoninin varıp dayandığı idrak ve mantık anlayışı, Merkel'e mektup yazıp "Aman sen gelirsen, Erdoğan ve AK Parti'ye yarar" düzeyinde seyrediyor. Ülkesinin cumhurbaşkanının, bir yabancı devlet adamının ziyaretinden güç kazanacağını zanneden ahmaklık, hem gayri millî, hem de "yersiz" bir tavırdır.
Haberiniz olsun; attığınız imzalar sizin sefaletinizi, başka başkentlerin vekâletini temsil ediyor!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA