Filip Holosko, Sivok'un da kendisi gibi Türkiye'yi ve İstanbul'u çok sevdiğini belirterek, "İkimiz de Türk vatandaşlığını istiyoruz. Bu konuyla yönetimimiz ilgileniyor" dedi. Beş yıldır Beşiktaş forması giydiğini hatırlatan Holosko, "Eşim, ben ve çocuklarım kendimizi Türkiye'nin bir parçası ve vatandaşı gibi hissediyoruz. Tüm bunlar Beşiktaş'ın teklifini kabul etmemdeki etkenlerdi. Maaşımda bile belli indirime gittim ve nihayetinde kazanan ben oldum. Beşiktaş ile olan kontratımı 3 yıl daha uzattım. Nihayetinde çok ciddi bir fedakarlık yok, ama yaptığım fedakarlıktan dolayı hiçbir şekilde pişman değilim" diye konuştu
KULÜBÜMÜ ÇOK SEVİYORUM
Çocukluğunda Beşiktaş'ın Sparta Prag ile yaptığı bir maçı televizyondan izlediğini vurgulayan Holosko, sözlerini şöyle sürdürdü: "Tıklım tıklım dolu tribünlerin Beşiktaş'ı nasıl desteklediğini görmüştüm. Daha o zaman 'Bu kulübe gelmek lazım, bu kulübün parçası olmak isterim, böyle bir sahada oynamak isterim' diye içimden geçirmiştim. Ne mutlu ki böyle bir çocukluk hayalimi gerçekleştirebildim ve Beşiktaş'a geldim. Taraftar desteğini her zaman arkamda, yanımda hissediyorum. Beşiktaş aile gibi olan bir kulüp. Herkesin bir arada olduğu, herkesin yakın, samimi olduğu bir camia. Beşiktaş'a gerçekten içimden gelen yoğun bir sevgi hissediyorum."
Sağlık ekibimiz süper
Holosko, Beşiktaş'ta üst üste gelen sakatlıklar için de "Kadromuzun derinliği olmadığı için birkaç oyuncunun sakatlanması, bütün kadroyu etkileyebiliyor. Sağlık ekibimiz bence mükemmel, çok iyi işler çıkarıyorlar. Çok iyi sakatlık önleyici idmanlar da yapıyorlar. Sakatlıkların olmasında onların bir suçu olduğunu söylemem mümkün değil" dedi.