Terim, maç sonrası kendisine yöneltilen
"Milli Takım ve G.Saray olayınız ne olacak?" sorusu üzerine fena patladı. İşte yaylım ateşinin satır başları:
1974'te Galatasaray'a imza attım. G.Saray benim için tercih ve seçenek değil. 'Gel' dediler geldim, 'git' dediler gittim. Ancak bu kez gitmem direnirim.
Bir kez bile mukaveleye bakmadım.
Sadece bu kez imzadan sonra tarafların ayrılması halinde 15 günlük süre konuldu. Ben de bunu bir saat diye değiştirdim.
İlk anlaşmam da bir seneydi.
30-40 yıl G.Saray'da kalabilirim birer birer. Birilerinin içi rahat edecek diye de imza atmam.
Bu durum takıma zarar vermeye başladı.
Beni de başkanla karşı karşıya getirmesinler.
Bunların ne amaçla ve kim tarafından sızdırıldığını biliyorsunuz. Beni bazı şeylere mecbur etmesinler. 9 dava açtım daha da açacağım.
Taçsız Kral kalbinde
Fatih Terim, vefatının 22. yıl dönümünde anılan G.Saray'ın Taçsız Kralı Metin Oktay'ı unutmadı. Oktay'ın fotoğrafı, Terim'in kalbinin üzerinde yer aldı.
'Ücretsiz gittim dayak yemediğim kaldı'
Sözlerine, "Bu hakaretleri kaldıracak halim yok, ben de insanım. 9 dava açtım, daha da açacağım. Milli Takım'a ücretsiz gittim dayak yemediğim kaldı" diyerek devam eden Terim, puan kayıpları hakkında ise, "İyi oynamadık ama çok gol pozisyonuna girdik. Bazı arkadaşlarımızın şans aldığı zaman şanslarını kullanmaları gerekir" dedi. Terim, son olarak Real Madrid sınavı için, "Seyircimiz önünde o meşhur Ali Sami Yen baskısını yakalayacağız. Allah nasip ederse yine tarih yazacağımıza inanıyorum" yorumunu yaptı.
BİR GÖRÜŞ: Metin TEKİN
Kalite ve beceri yoktu
Dün akşam ki maçta oyunu anlatan tempoyla başlayıp tempoyla bitmesiydi. Ama olmayan kalite ve beceriydi. Galatasaray farklı bir kadroyla çıkmıştı. Orta saha klasik isimlerin dışında çıktı sahaya. Selçuk'un olmaması bile farklı dememiz için yeterli. Ama Hamit'te Sneijder'de bu 11'de yoktu. Bu yüzden kaliteden değil beceriden değil sadece tempodan bahsedebiliyoruz. Tempoyu yaratan da fizik kalite değil oyunun geniş alanda oynanması, yani yanlış oyundu. Siz bu oyunu bu kadar mesafede oynarsanız oyunu elinizde tutamazsınız ve gelgitlere bırakırsınız. Yani baskıyı rakip ceza sahasında belki hücumlarıyla G.Saray yaptı ama pozisyon ve sonunda da skor olarak fark yaratamadı. 4. Haftaya geldiğinizde de son iki yılın şampiyonu Galatasaray olarak sadece 1 galibiyetiniz ve 3 beraberliğiniz varsa sadece skoru değil oyununuzu da sorgulamak zorunda kalırsınız.
