2013'te Abdullah Avcı yönetiminde Amsterdam'a gittiğimizde yine iyi bir maç çıkarmamıza karşın tabela 2-0 Hollanda lehineydi. O maçtan bize kalan umut kırıntıları daha sonra yandı, bitti, kül oldu. O küllerin arasından tekrar yükselişe tarihi bir galibiyetle yine Amsterdam'da geçebilirdik. Olmadı. 8 ay öncesinin Dünya Kupası yarı finalistinin durumunun iyi olmadığını Çek Cumhuriyeti ve İzlanda maçlarında görmüştük. Fatih Terim de Hollanda'yı deviren iki rakibinin izinden gitti ve sıkı bir alan savunmasıyla Portakalları adeta kilitledi. Burak Yılmaz, 37.dakikada niye bu ligin kralı olduğunu gösterdi ve Gökhan Töre'nin ortasını alıp golü yaptı. Hollanda ikinci yarıda baskılıydı. Son bölümde dirensek de 90+2'de orta sahadan şişirilen top Sneijder'in önüne düştü, Huntelaar şanslıydı. Hollanda deplasmanında 1 puana üzüldük. Aldığımız bu puanın 2 sene sonra umut kırıntılarımızı tekrar yeşertmesi dileğiyle...
UMUDUN PEŞİNDEYİZ
Burak Yılmaz attığı gole sevinemedi. Milli futbolcu şunları söyledi: "Şansımız hala var. İyi mücadele ettiğimizi düşünüyorum. Kimin gol attığının önemi yok. Keşke gol atmasaydım da kazansaydık. Hollanda'dan daha iyi oynadık. Ufacık bir umut da olsa onun peşinden gideceğiz. Sakatlığımın ciddi olmadığını düşünüyorum."
LETONYA'DAN AÇIK ÇEK!
Deplasmanda 1-1 berabere kalarak üzüldüğümüz Letonya, Çek Cumhuriyeti'nden de beklenmedik şekilde puan almayı başardı. 30.dakikada Visnakovs'un golüyle öne geçen Letonya, 90'da Pilar'ın golüne engel olamasa da grup lideri Çeklerden 1 puan koparmayı başardı. Grubun diğer maçında ise İzlanda deplasmanda Kazakistan'ı 3-0 mağlup etti.
ADALE SANCISI!
A Milli Takım'ın gol umudu Burak Yılmaz dün nefis futbolunu bir golle süsledi ama adalesinde yaşadığı sakatlık G.Saraylı golcüyü bir kez daha kenara gelmeye zorladı. İlk yarıda nefis bir vuruşla A Milli Takımı öne geçiren Burak Yılmaz, 75. dakikada adalesinde çekme hissedince kenara işaret etti ve dört dakika sonra yerini Kazım'a bıraktı.
