Erman TOROĞLU
Beşiktaş'ın kaptanı yok!
Futbol ciddi bir oyundur. Laubaliliğe gelmez, ukalalığa gelmez. Çok alakasız yerde sağın solun oynarsa sonra senin sağını solunu oynatırlar. Oğuzhan ve Tolgay iyi top kullanan iki adam. Ama dün akşam öyle yerlerde öyle rahat hareket edeceğim diye
"Ben bu işi biliyorum" dercesine hareketler yaptılar ki rakip sana acımaz.
Tolgay çok rahat topu rakibe verince Beşiktaş strese girdi. Peki strese girdi maç 2-1 oldu. Sonra rakipten bir oyuncu eksildi. Bu dakikadan sonra deplasmanda oynuyorsun, rakibin bir kişi eksik, ne yapman lazım? Devamlı topu çevireceksin çünkü rakip 1 kişi eksik. Yakaladığında bir ara maç olacak 3-1... Peki siyah-beyazlılar ne yaptılar?
Adanaspor bir kişi eksildikten sonra herkes kahraman olma peşine gitti. Buna Oğuzhan da dahil, Quaresma da dahil. Beşiktaşlı futbolcular şimdi şunu söyleyecek: "Kardeşim bizim aklımız Benfica maçında. Çünkü Benfica maçını alırsak gruptaki şansımızı yüzde 90'lara çıkaracağız." İyi güzel de yarın derbinin oynanacağı bir yerde sen berabere kalsan ya da yenilsen ne olur! Adanaspor toplama bir takım. Sahaya çıkan 11'in 9'u yabancı. Yani rakibin daha kendine gelememiş. Şenol Güneş kenardan devamlı bağırıyor. Neden? Geçen sene takımın içinde oyun kaptanlığını yapan Sosa vardı. Bu sene Şenol'un elinde saha içinde oyun kaptanlığı yapacak bir futbolcu yok. Söyleyin bana kim yapar! Yani Şenol'un saha içindeki uzantısı yok bu sene. Onun için de ses telleri fazla harap oluyor. Milli maçlarda verilen arada takımlar etkileniyor.
Ama şu bir gerçek ki Beşiktaş geçen seneye göre bir tık daha aşağıda futbol oynuyor. Yani Beşiktaşlılar kabahati gazetelerde, hakemlerde aramasınlar, kendilerine baksınlar. Hata yaparlar. Başta başkanları dahil olmak üzere.
KAYIK ÇI KA VGASINI SEVİYORUZ
Metin TEKİN
İlk yarı tamam ya ikinci yarı!
Benfica maçı öncesi Beşiktaş'ı nasıl buldunuz? Beşiktaş ligdeki en kolay ilk devresini
oynadı. Topa Oğuzhan ve Tolga ile sahip
oldu, Aboubakar-Cenk ikilisi ile de hücumda
çok rahat bir şekilde skoru 2-0'a getirdi.
Kalesinde pozisyon anlamında da oyun anlamında
da hiç tehdit görmeden ilk yarıyı bitirdi.
Ama gelgelelim ikinci yarı gereksiz bir
penaltı ve rakibi oyuna ortak edişle Beşiktaş'ta
"Acaba ben bu maçı kazanabilecek miyim?" düşüncesi akıllara düşüverdi. Bu fotoğrafta
Adanaspor'un 2-0'dan sonra gereksiz savunma
anlayışından uzaklaşıp öne doğru oynama
isteği de önemli oldu. Ama günün sonunda
"3 puanı cebe koyup artık Benfica'yı düşünüyorum" dedi Beşiktaş. Oyun ilk yarı tamam,
ikinci yarı ise Benfica maçı için soru işaretleri
tabii ki var.
Oğuzhan, Atınç ve sol bek oynayan Beck için ne dersiniz? Sakatlıklardan sonraki
savunma anlayışı enterasandı.
Beck'in sol bekte
Atınç'ın da ilk 11'de
yapacakları merak ediliyordu.
İlk yarı Atınç'ı hiç görmedik. İlk gördüğümüzde de gereksiz penaltıyla skorun değişmesine sebep oldu. Ben Beck'in sağ ve
sol farketmez, hatta iki stoperde oynaması
halinde bile bu savunma performansını
yakalayacağını düşünüyorum. Ama Atınç'ın
alternatif olma konusunda ciddi sıkıntıları var.
Çok az oynaması tabi ki bunun etkenlerinden biri ama maalesef Atınç'ın bu haliyle alternatif stoper olması zor. Oğuzhan ise Tolgay ile
oynayınca geçen sezonki pas trafiğinden esintiler
sergiledi. Beşiktaş'ın üçlü orta saha ile oynayışının
da Tolgay ve Oğuzhan'ı çok rahatlattığını
gördük.
Oğuzhan'ın yaptığı bu becerili işleri gerçekten özlemişiz. Çünkü Beşiktaş'ın
hücum organizasyonunda onun becerisine çok
ihtiyacı var. Dün akşam da bunu gördük.
Hakemi nasıl buldunuz?
Rıdvan DİLMEN
Skor olmasa da oyun rahattı
Şenol hoca,
"Cezalı duruma düşmesin" diye Quaresma'yı çıkarmayı göze alabildiği
maçta, Rhodolfo'yu Adriano'yu riske etmedi.
Bu da aslında maçın görüntüsünü veriyor.
Şimdi Beşiktaş adına çok sert maçlar başlayacak.
Skora bakmayın, Adanaspor maçı Beşiktaş
için antrenman gibi bir karşılaşmaydı. 9 tane
yabancıyla oynuyor Adana, 1.5 ayda tutturamazsınız
bu kadar yabancıyla.
Trabzonspor maçına benzer bir
görüntü oluştu, kolay maçı zora soktu
Beşiktaş. Adanaspor da direnç gösteremiyordu,
dilediği gibi oynuyordu.
Tarzlarını biraz değiştirdi Beşiktaş
takımı. Biraz daha ayağa pas yapıyorlar.
Tolgay, Oğuzhan, Atiba
zaman zaman pas yapıp ters toplarla
bekleri kaçırıyorlardı. Beşiktaş
geçen sene ikinci ve üçüncü bölgeyi
hızlı geçen takımdı ama bu
yıl oyunun yönünü değiştirme
bakımından gelişim kaydetti.
Galatasaray ve Fenerbahçe dahil olmak üzere oyun üstünlüğü hep Beşiktaş'ta bu ligde. Mağlubiyeti yok henüz
deplasmanda. Beşiktaş'ta
Vodafone Arena'nın yapılış
süreci büyük katkı sağladı.
Gidiyor Adana'ya, oynuyor.
İlk yarının normal
skoru 4-1'di.
Atınç'ın bir kontrol dışı girişi var penaltı
pozisyonunda.
"Ama değmedi" deniyor bazen bu tip pozisyonlara ama bence penaltı. "Çimin altına mı girecek?" diyorum ben
bunlara... Evde sarı, sahada kırmızı diyebileceğimiz
bir pozisyonda Bekir'i attı hakem.
Gelişi faul o pozisyonun ama Atiba muhtemelen
darbe gelmiş gibi bağırdı, numara yaptığı
için değil. Gayri ihtiyari olur. Gelişi ile bu
durumu birleştirip kırmızı dedi Ali Palabıyık
ama hoca yakalamış olsa sarı verebilirdi.
Atiba'ya müdahale yok, gelse ayağı kırılır.
Atınç için de kolay değil tabii. Zaten atletik
değil, ağır bir oyuncu. Maç eksiği de var
oyuncunun.
İki tane de gol atabilirdi altıpastan, auta vurdu misal. Rhodolfo da ağır ama
sezgileri iyi olan bir stoper. Atınç çok genç
tabii.
Marcelo da uçak değil ama çok tecrübeli tabii. Pozisyona göre karar alabiliyorlar.
Atınç'ın pozisyonunda Marcelo hamle yapmazdı misal, dengeli dururdu. Beşiktaş şu maçı berabere bitirse 6-7 atabileceği
maçta rakibine puan bırakacaktı.
Kolayı beceremediler, zoru başardılar karşı karşıya pozisyonlarda. Tolgay'ın,
Quaresma'nın, Gökhan'ın pozisyonları var
net.
8-9 pozisyon sayabiliriz. 3-0, 4-0 olacak bir maçken Atınç'ın biraz da uzun süredir oynamamasının getirisiyle yaptığı bir penaltıyla bu skora geldi. Skor rahat değil belki
ama oyun olarak Beşiktaş rahat kazandı bu
maçı aslında.