Galatasaray'da Hamit, Yasin, Sneijder, Podolski… Birçok oyuncu kulübede ciddi polemikler yaşadı, kısa sürede affedildiler. Kulübede kaptan Selçuk'la yardımcı hoca Ayhan Akman birbirine giriyor. Sorun ne Galatasaray'da?
ÖMER ÜRÜNDÜL: Yalnız Galatasaray'da olan bir durum değil bu… Bir kere yönetimin otoritesi yok. İşin başındaki kişiler ya da futbol şubesini yönetenler takımla, teknik direktörle organizasyon kuramamış. Bu önemli bir handikap. Bu tarz bir yönetim şeklinde hoca da altyapıdan gelen biri isim olduğu için, basında o koltuğa yakışmadığı algısı olduğu için onun da bir otoritesi yok. Bu tip durumlarda sadece takım iyi giderse ses çıkmaz. Kötü gidişte, ilk mağlubiyetle yavaş yavaş alevlenir, 2-3 mağlubiyette film kopar. Selçuk olayında olduğu gibi… Türk futbolunda rastladığımız durumlardan bir tanesi. Şu anda Galatasaray'da Ali Dürüst- Abdurrahim Albayrak tipi hem futboldan anlayıp hem de eksikleri gören, futbolcu-teknik adam-yönetici ilişkilerini düzenleyecek tecrübede bir isim yok. Yönetimin bu tarz bir durumunda ancak Fatih Terim tipi, takıma hakim olacak, güçlü karakterli bir hoca olursa bu tip sorunlar yaşanmaz.
BÜLENT TİMURLENK: Ünal Aysal döneminde kadro dışı bırakılan Sabri'nin bir türlü birinci kaptan olamamasının buraya getirdiği bir hikayedir bu. Bütün işlerin arkasında, Selçuk'la Ayhan'ın yaşadığı gerilim de dahil olmak üzere bu hikaye var. Galatasaray'daki hiyerarşide altyapıdan yetişmiş eski oyuncu olduğu için kendini kaptan olmak zorunda hisseden bir adamın ısrarından kaynaklanıyor bunlar. Derbide oynamamış bir adamın üzerinden Galatasaray disiplin gösterisi yapıyor. Sezonun ilk haftalarında G.Saray'ın fikstürü kolaydı, orada alınan galibiyetlerin ardından altı çizilen iki adam var: Eren ve Tolga. 3-4 yıllık vadede bakarsak Baros'tan, Elmander'den, Drogba'dan, Burak'tan Eren'e inmişsin. Tolga da Felipe Melo'nun rolünde oynuyor. En iyi iki adam buysa bu bir yalancı bahardır zaten. Galatasaray'ın bu teknik adamla çalışma sebebi Galatasaray yöneticilerinin kulüp tarihinde olmadığı kadar 11'e karışmasıdır. Futbolcu da bunun farkında ve sorun da orada. Kısa vadede bir hoca takıma kondisyon verir, ikinci olarak rakibi analiz eder, son olarak da oyuna müdahale eder. Riekerink bunların hiçbirini yapamıyor. Bu takımın başına Riekerink'i koyarsanız lastik patlar, patladı da zaten.