Ünlü spor yorumcusu Rıdvan Dilmen, futbol direktörü olmak istiyor mu, Federasyon Başkanlığı'na aday olacak mı? sorularının cevabı çok merak ediliyor. Sağlık durumu hakkında da bilgiler veren Dilmen, önemli açıklamalarda bulundu.
Sağlığın nasıl? Geçirdiğin hastalıklar hayata bakışını değiştirdi mi?
- Annemin vefatından sonra geçen kış Hz. Ali Camii'nin hocası, dostum Bekir Hoca'yı anneme dua okuması için eve çağırdım. Yalnızdım. O zaman annemin vefatının 52'nci günüydü.
Futbolculuğum sırasında 13 defa ameliyat oldum. İki evlilik yaptım. Çocuklardan ayrıldım. Üzerine kalp krizi geçirdim. Dört stent takıldı. Bir de kansere yakalandım. Hem ameliyat oldum hem de radyoterapi gördüm.
Bir de anam vefat etti. Babamı 12 yaşında kaybetmiştim. Bekir Hoca "Allah sevdiğini sınarmış, senin derdin yoksa eyvah de" dedi. 55 yaşında bunu öğrendim. Bunu cebime koydum. Biraz da duygusal bir durumdu. O gün benim için milat oldu.
Ne yaptın...
- Biraz motivasyonumu artırmaya çalıştım. Kansere yakalananların röportajlarını okuyorum zaman zaman. "Ben hasta gibi görmem kendimi" söylemi var ya, yalan o. Hasta gibi görürsün kendini ve ona göre yaşamaya çalışırsın. Ben de ona göre yaşamaya çalışıyorum.
Kalp krizi geçirdiğinde futbol oynuyordun değil mi?
- Acun'larla (Ilıcalı), Fatih Hoca'larla (Terim) haftada bir gün top oynuyorduk. Top oynarken rahatsızlandım, gittim kenara oturdum. Kalp krizi geçiriyormuşum meğer. O sırada farkında değiliz. Acun geldi yanıma, "Abi devam etsene" dedi. Aynı takımdayız. "İyi değilim" dedim. "Ben senin yerine idare ederim gel" dedi bana. Benim yerime koşacakmış sahada...
Stentler takıldıktan sonra Acun'un hastanede ilk sözü "Ben işimi yarım bırakmam" oldu. "Öldüreceğim" diyor espriyle. Kalp krizi geçiren insanlar "Işığı gördüm" filan der ya, yok öyle bir şey. Hastaneye girerken ex (ölü) olmuşum. İğneyle geri getirmişler. Hiç ışık filan görmedim. Direkt karanlık gördüm. Işık mışık yalan. İnsanlar cebine koysun bunu.
Kanser nasıl ortaya çıktı?
- Boynumda yumurta gibi bir şişlik çıktı. 1-2 ay sonra geçti. Nesil Hoca'ya gittim, akrabamdır. Ultrasondan baktı, MR çekti, biyopsi yaptı. Ben kötü bir şey çıkacağını düşünmüyordum.
Allah'ın takdiri tabii. Sonra boğazımda bir tümör olduğunu, metastaz yaptığını ve boyna ilerlediğini, ciğere de geçebileceğini, hemen ameliyat olmam gerektiğini söyledi. İki tümörü aldılar. 32 lenfi temizlediler. Sonra da radyoterapi gördüm. Şimdi çok şükür iyiyim. 17 Kasım'da bir seans daha radyoterapim var.
Terapide saçların dökülmedi mi? Seninkiler hep aynı duruyor...
- Başımın arka tarafı ve sakalımın sağ tarafı tamamen döküldü. 7 ay boyunca yediklerimden de hiçbir tat alamadım. Tuz da aynı, çikolata da aynı geliyordu. Tat terapinin 7'nci ayından sonra geri geliyormuş. Şu anda yüzde 60 tat alıyorum. Yine de Allah'a şükrediyorum.
Ölümden korktun mu?
- Bundan 10 sene önce bu soruyu sorsaydın "Tırstım" derdim. Korkmadım dersem yalan olur ama bu Allah'ın takdiri. Bizim vaktimiz belli. Sınavdan geçiyoruz. Geride ne kadar iyi şeyler bıraktığın önemli.
ORTALIĞI KARIŞTIRAN ADAM İLAN EDİLDİM
Arda'nın Milli Takım'ı bırakması, Fatih Terim'in istifası, Avrupa Şampiyonası'nda başlayan süreç ve gelinen son nokta... Sen bir yorumcu olarak neredeyse tüm bu tartışmaların öznesi oldun. Türk futbolunu karıştırma gücün ya da buralarda parmağın var mı?
- Çok güzel soru, teşekkür ederim. Bu kaos döneminde ilk ve son röportajım bu. Onun dışında artık yorumlarımda yeşil sahanın dışına çıkmayacağım. Çıktım da ne oldu, buyur işte...
Türkiye futbolu insan kaynaklarıyla, sistemleriyle, tüzükleriyle tarihinde yönetildiği kadar iyi yönetiliyor da... Arda krizi abartıldı, hiç kriz filan yoktu aslında, sanal bir olaydı da... Fatih Hoca ve prim krizi tamamen senaryoydu da... Hiçbir şey yoktu da ortalık benim yüzümden mi karıştı? Ben o dönem neler yaşandığını anlatıyordum sadece. Açıkçası her şeyin pozitif olmasını istiyordum ama olmadı.
Ortalığı karıştıran adam ilan edildim.
YEMİN ETTİM VE O KONU KAPANDI
Federasyon başkanı olmayacağına dair namusun ve şerefin üzerine yemin ettin. Peki Yıldırım Demirören ve ekibi gittikten sonra teklif gelirse?
- Asla olmayacağım. Ben yeminimi ettim ve o konu kapandı. Yıllar önce Reha Muhtar'ın "Ateş Hattı" programına katılmıştım. O zaman Fenerbahçe'nin teknik direktörlüğünden ayrılmıştım. "Tekrar yapar mısın?" dediğinde "Asla, taraftar olarak kalacağım" dedim. Ondan sonra en az 8 kere teklif geldi ama yapmadım. Federasyon başkanlığı konusu da benim için aynı şekildedir.
◊ Bu yıl Aykut Kocaman'dan önce de geldi mi sana teklif?
- Aziz Bey "Bu kapı sana her zaman açık" demiştir.
10 gün önce de aynı şeyi söyledi.
◊ Federasyon başkanlığı senin gibi bir futbol adamı için uygun olmayabilir. Ama futbol direktörlüğü senin için cazip bir şey değil mi?
- Evet ama ben gelecek teknik direktörü yönetmeyeceğim ki. Ben sadece düzensizlikleri, yabancı kurallarını, seyirci kurallarını bu işi bilen insanlarla dizayn ederim.
ŞİMDİ FUTBOL DİREKTÖRÜ OLURSAM FUTBOLA ZARAR VERİRİM
Futbol direktörlüğünün kaldırılmasını doğru buluyor musun?
- Kesinlikle doğru bulmuyorum.
◊ Neden? Bundan üç sene öncesine kadar böyle bir şey yoktu...
- Ben futbol direktörlüğü ile teknik direktörlüğünü bir arada doğru bulmuyorum. Teknik direktör A Milli Takım'la birlikte mücadele edecek. Futbol direktörü ise üstte oturacak, ne sıkıntılar varsa onları görecek.
"Şunu yapardım, bunu yapardım" diyorsun ya, bence kafanın bir yerinde futbol direktörlüğü var senin...
- Futbol direktörlüğü var. Ama şu anda böyle konuştuğum, eleştirdiğim insanlarla birlikte bunları düzeltemeyeceğime göre mümkün değil. Şimdi başlamış olsam futbola zarar veririm. Çünkü beğenmediğim bir yönetim tarzı var.
Hürriyet