Şenol Güneş'ten sonra Milli Takım hocalığına kim getirilecek? Adı geçen kişilerden biri de Gençlerbirliği'nin teknik direktörü Ersun Yanal.
İki soruyla başlayalım:
1)Ersun Yanal, Milli Takım'da başarılı olabilir mi?
2)Başarılı olacağını bilsek dahi o pozisyona getirilmeli mi?
Lafı uzatmadan söyleyeyim: İki soruya da 'Hayır' cevabını veriyorum. Çünkü...
***
Ersun hoca hem teknik direktörlük, hem de antrenörlük vasıflarını kendinde barındıran bir spor adamı. Yani yemeği dolapta bulduğu malzemeyle pişiren aşçılara (Lucescu gibi) benzemiyor.
Yanal önce yemeklik malzemeyi toparlıyor. Ardından malzemeyi sosa filan yatırıyor, terbiye ediyor. Sonra da yemeği yapıyor.
Hocanın zihninde belli bir oyun tipi var. Az çok biliyoruz işte: Çok koşan, sürekli hücumu düşünen, "İki yerim ama üç de atarım" diyen bir takım bu... Tabii gerektiğinde defans da yapıyor ama bu ikinci planda kalıyor.
Bu oyun tipini sahaya yansıtmak için de uzman bir ekiple çalışıyor. Bilgisayarlardan ve bilimsel verilerden yararlanıyor. Ve 24 saat takımla ilgileniyor.
***
Milli Takım ise bambaşka. Bazen aylar geçiyor, hiç maç yapılmıyor. Maçtan üç gün önce bir araya geliniyor.
Dolayısıyla futbolcuları 'yoğurma', 'şekillendirme' imkânı fazla olmuyor.
Böyle bir çalışma temposu bence Ersun Yanal'a uymaz. Onun yerine Milli Takım'ın başına 'kurt' denilen tipte, 'hınzır', 'taktiği güçlü', 'iyi seçici' bir hocanın gelmesi daha doğru olur.
***
Gelelim ikinci soruya... Evet, elbette Milli Takım önemlidir. Ancak Ersun Yanal'ı o pozisyona getirmek, 100 verecek kişiden 50'lik iş istemeye benzer. Yani kapasiteyi boşa harcamak olur.
Bu sebeple ben, Yanal'ın milli takımla değil, bir kulüp takımıyla Avrupa kupalarında mücadele etmesini görmek isterim.
