Gazete genel yayın müdürleri önemli kişilerdir. Genel yayın müdürlüğü, medyanın iktidar koltuğudur.
Genel yayın müdürlüğünden uzaklaştığınız veya uzaklaştırıldığınız zaman, gerçek arkadaşlarınızdan başka çevrenizde kimsenin kalmadığını ve sermayenin size sağladığı imkânların bir anda kesildiğini görürsünüz.
Ben bu durumu, genel yayın müdürü olarak kendimde ve yazar olarak birlikte çalıştığım genel yayın müdürlerinin yaşadıklarında gördüm.
Akşam'da Nurcan Akad'ın genel yayın müdürlüğünü Serdar Turgut'a bıraktığını duyunca, bütün bunları yeniden hatırladım. Medyadaki insafsız rekabet ortamında ve Türkiye'nin sosyo-politik ve ekonomik kendine özgü koşullarında, bizim meslekte yönetim başarısı hem görecelidir, hem de çok zordur.
Hele bir gazetenin alışılmış okuyucu profilini değiştirmeye çalışmak, daha da zordur.
Bunun yolu, bir tutunmuş gazeteye benzemek değil, kendi gazeteni başkasına benzemeyen bir yapıya oturtmaktan geçmelidir. Bu, kendi sütununu diğerlerinden farklı kılmaya benzemez.
Bu duygular içinde sevgili Nurcan Akad'a "Geçmiş olsun", Serdar Turgut'a da "Başarılar" diyorum.