Madem bugün "Yabancı turist bizi nasıl görüyor" konusuna girdik. Bakire Kelebek mail grubundan alarak, bizim bizi nasıl gördüğümüzü de anlayalım. İşte bizim insanımızın bazı dikkat çeken farklılıkları:
Rüzgarlı havalarda küller uçmasın diye küllüğe su koyar./ Serçe parmağını kulağına sokup iyice sallayarak karıştırır./ Denize girip güneşlendikten sonra aşırı derecede yanan sırtına yoğurt sürer./ Beton döktükten sonra bir sanat eserini bitirmişçesine beton kurumadan tarih ve imza atar./ Simit yedikten sonra, masaya dökülen susamları parmağının ucunu ıslatarak toplayıp yutar./ Trafikte ambulansın peşine takılarak sıkışıklıktan kurtulup, uyanıklık yaptığını zanneder./ Kaldırımda yürümeyip cadde ortasında yürür ve yanından hızla geçen arabaya da "Çarpsaydın bari !" diye tepki gösterir./ Kürdanla dişini karıştırır, çıkarıp bakar, sonra tekrar ağzına koyar./ İşinde iyi olan birisini överken hakaretle iltifat eder (Şerefsizin oğlu ne iş yapmış be kardeşim, helal olsun)./ Kulağını kalem ya da örgü şişiyle karıştırabilir./ Desenlerini çok beğenerek aldığı yeni bir mobilyanın üstünü başka bir örtü örterek kullanır./ Tüp kaçırıyor mu, kaçırmıyor mu diye kibrit yakıp kontrol eder./ Elektronik hesap makinesini, uzaktan kumandasını naylona sarar ve üzerine de ambalaj lastiği geçirir./ On yıllık bir otomobilin koltuk ambalaj naylonlarını çıkarmadan kullanma becerisini gösterir.