Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MURAT DİDİN

Euroleague’e hoşgeldiniz!

Bu hafta karalar bağlayıp "Nasıl üçte sıfır yaparız bu güçlü kadrolarımızla?" diye bak istersen bardağın boş tarafına... Ama geçen hafta ilk yazımızı okuyanlar için gel istersen bizim yakaya, bardağın dolu tarafına... Murphy'nin kurallarını unutma: 1- Hiçbir şey gözüktüğü kadar kolay değildir. 2-İyi şeyler beklendiğinden çok daha fazla zaman alabilir.

Biz geçen hafta Galatasaray'ın Prokom galibiyeti için Mahmudi'yi bilmem kaçıncı kez kutlayıp Galatasaraylı basketbolseverlere mesajı iletmiştik. "Çabucacık üst sıralar beklentisi en büyük tehlikeyi oluşturabilir" diye...

Cimbom'un bir yıllık süper çıkışına seyirci de süper bir yanıt vererek Abdi İpekçi'yi Avrupa'daki Euroleague maçlarına nazire yaparcasına doldurmuştu. Polonya'da 6/7 üçlük atan Lakoviç, İpekçi'de 1/7'de kalınca takım isabeti de % 47'den % 22'ye düşüverdi. Domercant, Geer, McCarthy her an her pozisyonda potaya gidip normali de, inanılmazı da sokabilecek yeteneğe ve özgüvene sahipler. Doğru; Domercant'ınki çok sıradışı bir atıştı. Ama böyle bir talihsiz topla Polonya'da da kaybedebilirdik.

SANKİ DIAMOND LEAGUE
Takımlar birbirine o kadar yakın ve sponsor katkıları her geçen gün arttıkça o kadar düzgün kadrolar kuruyorlar ki, maçlar adeta Diamond League atletizm kapışması... Konsantrasyonun azlığı veya küçük bir performans eksikliğinde diğeri gelip geçiyor seni o gün... Son topu tekrar düşünürsen Galatasaray müthiş doğru bir bölge savunmasını çok başarıyla uyguladı. Ama bir top bile gecenin galibini değiştirebiliyor. Her topun böylesine değerli olduğu bir ortamda kendilerine verilen topu "Hayır bizden çıktı" diyerek rakibine bırakan Mahmudi'nin de doğruluğunu ve cesaretini ayrıca kutlamak gerek.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA