İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik düzenlenen operasyonlarda mahkemenin serbest bıraktığı isimlere, özel yetkili savcılar tarafından yapılan itiraz sonucu yeni tutuklamaların gündeme gelmesi, gözleri yeniden hassas konuya çevirdi.Önceki gün, akşamüstü saatlerinde bir nikah töreninde uzaktan izlediğimiz İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, doğal olarak çok üzgün görünüyordu.
Her şeye karşın 'hukukun üstünlüğü' ilkesine inanç, zedelenmemeli. Bu nedenle sürecin başında vurguladığımız gibi, 'sağduyuyu' korumak, bu operasyonlara kimseyi 'baştan suçlu ilan etmeden', soğukkanlılık ile yaklaşmak, en doğrusu. Medya boyutunda temel görevimiz, hiçbir ön yargı taşımadan, sürece tarafsız yaklaşarak, kamuoyunu 'yorum' ağırlıklı değil, daha çok somut bilgiye dayalı haberdar etmek olmalı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne düzenlenen operasyonlarda, tutuklanan insanlar için 'yargı sürecinin hızlanması', 'iddianamenin hızla hazırlanması' önemli. Tutuklananlar arasında Ali Sabuktay gibi, uzun yıllardır tanıdığımız, başarılı, tertemiz insanlar var. Dolayısıyla yargılananların tümü hakkında, iddianameyi bilmeden, bilgiye dayanmadan, içeriği anlamadan, yorum yapmak doğru değil. Anayasa'mızda vurgulandığı gibi; "herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle, yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak, iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahip".
Hele ki "masumiyet karinesi ya da suçsuzluk ilkesi", "suç kesinleşmediği sürece, hiç kimsenin suçlu ilan edilemeyeceğini içeren çok temel bir hukuk doktrini"dir.
SAVUNMA HAKKI
Yani eğer ortada bir suç varsa, kimseyi suçlu ilan etmeden önce, özellikle de 'yorum yapmaktan' çok, somut olarak bir an önce hazırlanması gereken iddianameyi görmek, tutuklu insanların temel savunma haklarını kullanması, en önemlisi. Çünkü 'hukukun üstünlüğü' ilkesi, devletin içindeki tüm mekanizmaların, önceden belirlenmiş kanun ve kurallar çerçevesinde işleyeceği anlamına geliyor. Hukuk hepimizin üstünde, keyfi olamaz. Konuya böyle yaklaşıldığında, bu sürecin iste nilmeden de olsa, 'siyasal çatışmaların' zemini haline getirilmesi, yanlış olur.