Kendisini arayan bir insana ait, farklı, sembolik bir mutluluk anlatısı:
Varlıklı ve rahat bir hayat süren bir adam, bir bilgeye gitti. Ve şöyle dedi: "Ey bilge kişi, herhangi bir maddi sıkıntım yok, fakat hep huzursuzum. Yıllardır mutlu olmaya, aklımdan geçenlere bir cevap bulmaya, dünya ile barışık olmaya uğraşıyorum. Lütfen söyle, bu dertten nasıl kurtulurum. Bana tavsiyede bulun."
Bilge kişi cevap verdi:

"Dostum, bazılarından gizlenen, başkalarına görünür. Yine bazılarına görünür olan da, diğerlerinden gizlidir. Senin sıkıntının cevabı bende var, fakat bu sıradan bir ilaç değildir. Bir yolculuğa çıkmalı ve dünyanın en mutlu insanını aramalısın. Onu bulduğunda, gömleğini istemeli ve giyinmelisin."
Böylece adam, mutlu insanları aramaya başladı. Onları tek tek buldu ve konuştu.
Hepsi de aynı şeyi söylüyordu:
"Evet, ben mutluyum, ancak benden mutlu biri daha var."
Ülke ülke dolaştıktan sonra, bir orman içindeki açık alanda oturan bir adam gördü.
***
"İnsanların dediği gibi dünyadaki en mutlu insan sen misin?" dedi.
"Evet kesinlikle" dedi diğeri.
"Benim adım falanca ve durumum da şudur. Çaresi ise bilge kişinin tavsiyesine göre, senin gömleğini giymemdir. Lütfen onu bana ver. Karşılığında ne istersen veririm."
En mutlu adam ona yakından baktı ve güldü. Uzun uzun güldü. Biraz sakinleşince bu tepkisinden rahatsız olan huzursuz adam şöyle dedi:
"Sen aklını mı oynattın? Niye böyle ciddi bir isteğe gülüyorsun?"
"Belki de" dedi en mutlu adam, "Ama zahmet edip baksaydın, bir gömleğim olmadığını görürdün."
***
"Peki şimdi ne yapacağım?" dedi adam. "Artık iyileşeceksin. Elde edilmesi imkansız bir şey için çabalamak, ihtiyaç duyulan şeyin kazanılması için bir alıştırmadır.
Bir kimse, bir derenin karşı tarafına atlamak için, dereden çok daha geniş bir mesafeyi atlayacakmış gibi bütün gücünü toplar. Böylece karşı tarafa geçer."
En mutlu adam, bu sözleri söyledikten sonra yüzünü gizleyen örtüyü çıkardı.
Huzursuz adama tavsiyeyi veren "bilge kişiden" başkası değildi.
Huzursuz adam, şaşkınlık içinde sordu:
"Bunu yıllar önce sana geldiğimde, niçin söylemedin?"
Bilge kişi cevap verdi:
"Çünkü, o zaman anlamak için hazır değildin. Bazı deneyimlere ihtiyacın vardı ve onları bu şekilde yaşaman gerekiyordu."