Akdeniz Unibjk taraftarının "Sanma yalnız uçacaksın!" diye açtığı dev pankartı Basın Tribünü'nün tam cephesinde görünce Liverpool'un taraftarını dünya markası yapan "You'll never walk alone- Asla yalnız yürümeyeceksin" tezahüratı çağrışım yaptı. Üniversiteli Kartallar'ın mesajını haklı çıkarırcasına tribünlerde futbol adına coşku vardı. Antalyalı gazeteci dostların ifadesiyle "Mardan Stadı Mardan olalı bu kadar coşku görmedi!" Beşiktaş'ın Tel Aviv galibiyeti nedeniyle motivasyon kaybı yaşayabileceğini ve yorgun olduğu için 12 maçta 4 galibiyet, 5 beraberlik ve 3 yenilgiyle ligde dişli bir görüntüsü olan Orduspor karşısında zorlanabileceğini düşünmüştüm.

TAKIMA UYARILAR TÜRKÇE...
Öncelikle Metin Diyadin'i tebrik etmek gerek. Özellikle defans kurgusu dengeli. Yılların tecrübesi Yalçın, Emre Özkan kolay kolay açık vermiyor. Önlerinde kaptan Gosso o kadar verimli oynuyor ki bu takımın neden kolay kaybetmediği daha iyi anlaşılıyor. Arı gibi çalışan Culio'yu da görünce Metin Diyadin'in futbolcuykenki karakterini sahaya yansıttığını hissedebiliyorsunuz.
Carvalhal ise vazgeçmediği istikrarlı defansı dışında orta sahada değişiklikler yaptı. Fernandes'in daha istekli, Almeida'nın daha verimli olması.. Veli ve Ernst'in iyi futbollarını gollerle süslemesi..
Bu tür maçlarda bazı kırılma anları vardı. Beşiktaş'ta Ernst attığı golle maçın adamlığına soyundu. Ancak itiraf etmeliyim dün gece 20 dakikamı Carvalhal çaldı. Kulübe hemen basın tribünün önünde olduğu için Carvalhal'ı izlemek zorunda kaldık. Niye mi? Türkçe konuşuyor ve Türkçe bağırıyordu: "Tek pas!, Çabuk dön, oyna!, Adam al! Aferin, dön!..."
Ne diyelim? Helal olsun sana Carlos Carvalhal...