Çarşamba günü Habertürk yine önemli bir habercilik başarısının altına imza attı. Gülgun Feyman bugüne kadar hiçbir televizyon programına katılmayan, Milli İstihbarat Teşkilatı'nın "efsanevi" eski müsteşarlarından Nuri Gündeş'i canlı yayında ağırladı. Konu, Hrant Dink olayında istihbarat ve emniyet mensuplarının ihmal ya da kusurlarının bulunup bulunmadığıydı. Yaklaşık yarım saat süren söyleşide Gülgun Feyman, sorgulama tekniklerine direnmeyi en iyi bilen bu kişiden pek elle tutulur bilgiler almayı başaramadı ama yine de bazı önemli ipuçlarını yakaladı. Nuri Gündeş, "Vatan hainliği kelimesini ağzıma almak istemiyorum ama bir ihmal olduğu kuşkusuz" dedi. Aynı anda ekranın altından "Flaş... Flaş..." ibaresiyle geçilen haberde İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne müfettişlerin gönderildiği duyuruluyordu. İşi bilenlerle konuştum. Nuri Gündeş, "Başkan" olarak anılıyor. İstihbarat konusunda ülkenin en yetkin ismi. Emekli olduktan sonra cumhurbaşkanlarına, başbakanlara danışmanlık yapmış. Eğer derin devlet hakkında birileri bir şeyler açıklayacaksa, "en etkin ve yetkin ağzın" Nuri Gündeş olduğu söyleniyor. Habertürk'teki söyleşide bana göre Gündeş'in en önemli açıklaması, anılarını bir kitapta toplayacağını söylemesiydi. Bence bu kitap, Türkiye'nin yakın tarihini kaydeden "karakutunun çözümlenmesi" anlamına geliyor. Eğer yayınlanırsa, Kurtlar Vadisi'nin senaryosu, bu kitapta yer alanların yanında Andersen'den Masallar kıvamında kalacaktır.