Hani geçenlerde tarla gibi sahalarda oynanan Turkcell Süper Ligi maçlarını izlemekten keyif almadığımı, oysa bu sektöre canlı yayın gelirleriyle para yağdığını, kimsenin benim paramla bana bu işkenceyi yaşatmaya hakkı olmadığını söyleyip, "Verin paramı geri" diye isyan etmiştim ya, Spormax'da İbrahim Altınsay'ın söylediklerini duyunca, isyanım iki katına çıktı. Altınsay, Premier Lig'deki maç yorumu sırasında şöyle dedi: "İngiltere'de bozuk sahası olan kulübe para cezası verilir ve o sahası bir süreliğine kapatılır. Yıl sonunda ise en iyi sahası olan kulübe, hatırı sayılır bir meblağ içeren en iyi çim ödülü verilir." İşte iki ülkenin milli takımları arasında oynanan maçların zaman zaman "8 farklı skorlarla" sonuçlanmasının altında yatan gerçek sebep... Orada futbolun "kendisine" yatırım yapılıyor... Teşvik de ceza da "futbolun temaşasını" yani seyir zevkini arttırmak için veriliyor. Biz ise futbolu ve futbol seyircisini her zaman "yolunacak kaz" gibi görüyoruz. Geçen hafta yayıncı kuruluş, Futbol Federasyonu ve Kulüpler Birliği arasında bir üçlü zirve yapıldı. Umarım, benim gibi dertli futbolseverlerin isyanını da masaya yatırmışlardır. NOT: Spormax'taki maç yayınları, alttan iki şerit halinde geçen haber ve skor bantları yüzünden "ekran kirliliğine" dönüşüyor. Ben bahisle ilgisi olmayan ve sadece Avrupa Ligi maçlarını HD kalitesiyle izlemek için tonla para veren bir izleyiciyim. Benim ekranımın yarısını şeritle kapatmaya ne hakkınız var? Yorumcu İbrahim Altınsay'ın bilgi birikimini ise takdirle karşılıyorum. Ancak olay giderek bir "bilgi taşkınına" dönüşüp, maçların üzerini örtmeye başladı. Daha kısa cümleler ve daha özlü yorumlar bekliyorum.