Muhteşem Yüzyıl'daki bir sahne herkesin kafasını karıştırdı. Kanuni ile Hürrem'in imam nikahı sırasında Şeyhülislam, Hürrem Sultan'dan "Abdullah kızı" olarak söz etti. Oysa bugün Ukrayna sınırları içinde bulunan Rohatyn şehrinde doğan ve babası bir köy papazı olan Roxelanna, burayı işgal eden Kırımlılar tarafından kaçırılmış ve daha sonra Kırım Hanı tarafından Osmanlı Sarayı'na hediye edilerek devşirilmiştir.
Peki, o zaman Şeyhülislam, Hürrem'den niye 'Abdullah kızı' olarak söz etti?

FERMUAR HATASI
Hazır söz Hürrem'den açılmışken; dizide sultanın kullandığı takılar, kuyumcu ve bijuterilerde kapış kapış gidiyormuş. Diziyle moda olan dönem takıları bu aralar piyasaya büyük bir hareketlilik katmış. 1977 yılından beri birçok diziye çeşitli takılar veren bir bijuteri firmasının sahibi Mehmet Yılmaz, "Dönem dizilerinde kullanılan takılarımızı gören birçok Ortadoğu ülkesindeki meslektaşlarımızdan siparişler almaya başladık. Şu anda kreasyonumuz dörtbeş bin modelden oluşuyor. Birçok hanım müşterimiz 'Hürrem kolyesi' adını verdikleri takıyı istiyor. Diziler ve sinema filmleri sayesinde her ay bin 500 yeni ürün yapıyoruz" diyor.
Bu arada Muhteşem Yüzyıl'ın dönem hatalarına bu kez bir 'kostüm gafı' eklendi. Pargalı İbrahim ve Hatice Sultan'ın birbirlerine sarıldıkları sahnede Hatice Sultan'ın sırtındaki fermuar kopçası açıkça görülüyordu. Oysa fermuar 1891 yılında, yani Kanuni döneminden yaklaşık 350 yıl sonra Amerikalı mucit Whitcomb Judson tarafından bulunmuştu.
Diğer yandan son bölümde su muhallebisinin diğer adını da öğrenmiş olduk. Saray aşçısı, Hürrem'in su muhallebisi sipariş etmesi üzerine burun büküp, "Ne yapacakmış Keşkül-ü fukarayı? (Fukara keşkülü) Halbuki mis gibi şambali yapmıştım" dedi.