Annem ve babam, ben 9 aylıkken boşanmışlar. Ben de boşandım.
Bir kişiyi terk etmenin ne kadar zor olduğunu hem kendimden, hem de yakınlarımdan iyi bilirim.
Artık neredeyse herkes yaşıyor bunu...
Geçmişiniz, alışkanlıklarınız, çocuk, yalnız kalma korkusu, sorumluluklar, suçluluk hissi...
Tüm bunlar sevginin belki de diğer yüzü. Bırakıp, gitmek zor!
Ama boşanmak bazen problem değil, problemin çözümü...
KARARI VERMEK ZOR!
Yürümeyen evliliği, yürütmeye çalışmak kadar yıpratıcı bir şey yoktur herhalde! Zaten sürdürmeye çalışanlar da bir süre sonra anlarlar ki, güvenceyi yaşam kalitesine tercih etmek pek o kadar iyi bir fikir değildir.
Genelde en zor kısmı, o kesin kararı vermektir...
Üstünüze çöken yanlızlık ve altüst olma duygusu; bir süre gece sizinle birlikte yatacak, sabah sizinle birlikte kalkacaktır. Bu durumda bile işe gitmeye, insanlarla yüzleşmeye mecbursunuzdur.
İNSANLAR DEĞİŞİYOR
Size kendinizi iyi hissettirmeye çalışanlardan uzakta durursunuz.
Bir süre acı çekmeyi istersiniz, buna ihtiyacınız vardır...
Sisteminizden atana kadar...
Bir süre sonra; aile, arkadaş, hatta ummadığınız insanlardan gördüğünüz destekle, aslında duygusal hayatınızın sadece bir kişiye bağlı olmadığını görmeye başlarsınız.
Sonuç; önce seviyor, sonra nefret ediyor, tekrar seviyoruz. İnsanlar değişiyor, hikayelerimiz değişiyor ama hayatı yaşamaya değer kılan şeyler hep aynı kalıyor...