Şu arkamızda bıraktığımız yılın son ayında, Cosmopolitan dergisi için yazdığım yazıda böyle bir ant içtim...
Evet, ben artık hiçbir şey için benim olsun diye tutturmayacağım!
Peki sizin nedir yeni yıl kararlarınız?
Beni soracak olursanız; tabii ki bu sene de liste miste hazırlamadım.
Bu yukarıda bahsettiğim durum hariç.
Ne yani, kendimi mi kandıracağım? Çok sık hedef, tarz, şekil ve karakter değiştiren bir insanım.
Bunun için liste hazırlamama ve kendime bir tarif belirlememe gerek yok.
Değişim için, bir İzmirli olarak 'asfalyalarımın' atması yeterli.
Mesela şu aralar attı, hatta tüm devrelerim yandı.
Kendimden sıkılmaya başlama dönemlerim genelde sancılı geçiyor.
Bende bugünlerde bir tuhaflık var ama ne olduğunu bir türlü çözemiyorum.
Adına depresyon diyorum, ufunet basması diyorum, yine yaban hayvanına bağladım kendimi diyorum, diyorum da diyorum.
Sonra birden anlıyorum ki bir süredir içinde bulunduğum kabukmuş beni daraltan.
Hemen içinden sıyrılmam gerek...
Ki sıyrılıyorum.
Bu da çok kolay oluyor. Öyle önceden kararlar almayı, listeler hazırlamayı gerektirmiyor. Önemli olan idrak etmekte zorluk çekmemek. Gerisi kolay...

GÖRMEZDEN GELMEYİN!
Örneğin şu aralar arkamda bıraktığım 'kabuk'; olmayacak bir insana delinin donuna tutunduğu gibi tutunma huyum!
Ki benim hemen hemen "Bu tam benlik, hemen sevgilisi olmam lazım" dediğim adamların hepsi, aslında benimle alakasız oluyor. Aramızda ancak; Kahtalı Mıçı ve Madonna, suşi ve cağ kebabı, et yiyen bitki ve Kaf Dağı'nın mavi çiçeği arasındaki alaka oluyor.
Ama işte bilim dünyasının açıklayamayacağı bir inatla ben diyorum ki; "Herkes yanılıyor, bu adam aslında bana uyar!"
İlişki başlıyor başlamasına, o noktada sıkıntı yok ama çok kısa bir zamanda çuvallama kaçınılmaz oluyor.
Neyse işte, diyeceğim o ki; benim şu ara kendi adıma yaptığım en büyük reform, bu huyumdan vazgeçmiş olmam.
Çünkü yeni yıl kararları deyince işin içine, lise yılarındaki ödev yapma zorunluluğu gibi bir his gelip oturuyor.
İyisi mi siz de öyle yapın.
Öyle büyük laflar edip yok bu sene peri kızı olacağım, yok iş yerinin tapusunu üstüme alacağım, yok para kasasını tekmeyle kapatacağım gibi listeler yapmayın.
Özellikle aşk hayatında neyi yanlış yaptığımız aslında öylece ortada. Görmezden gelmekten vazgeçin yeter.
Bu da 2012'nin son tavsiyesi olarak benden size gider!