Burası çok sessiz. Denizin ortasında kalmış gibi. Bağırsanız kimse duymayacak gibi. Öylesine sessiz. Neresi burası? Başlıkta kopyayı verdim; Bodrum. Peki Bodrum'un neresi? Onu da salı yazımda çiziktirmiştim.

HER ŞEY DAHA MUTLU OLMAK İÇİN
Arkadaşlarım doğum günü hediyesi adı altında beni Bodrum Yalıkavak'taki Palmalife' a sürdüler. Düşünmedim de değil ha, acaba amaçları bir hafta boyunca bana dinlenme ve detoks armağan etmek miydi yoksa Ayşe gürültüsünden kurtulup kafalarını dinlemek mi? Bugün Palmalife'ta ikinci günüm. Adı; detoks, kendisi ise bambaşka olan bir programdayım. Zaten peşin peşin söyledim, "Ben öyle zora gelemem, vücuduma yüklenemem, bünyeme eziyet çektiremem" dedim. Meğer burası bildiğiniz detoks otellerinden değilmiş. Bir kere işin başında sağlıklı yaşam uzmanı Osman Müftüoğlu ve 'Yaşasın Hayat' ekibi var. Her şey daha mutlu ve daha sağlıklı olabilmeniz için. Mesela eziyet değil yemek yiyorsunuz. Üç ana, üç ara öğününüz var ve hepsi de pek lezizler. Sabah Gündoğan'a yürüyüşe gidiyorsunuz, kahvaltıdan sonra havuzda su jimnastiği sizi bekliyor. İsterseniz tenis oynayın, ister basketbol. Pilates de var, futbol da... Satranç da var bilardo da... Ve en bombası ESPA var. ESPA ne? Dünyaca ünlü bir SPA merkezi. Detoks kürlerinden masajlara, saunaya, buhar odasına, cilt bakımına, lazere her şey burada.

BODRUM DEĞİL DE CENNETMİŞ GİBİ
Bir de Melek var. Melek kim? Melek, diyetisyenimiz. Kişiye özel programlar hazırlıyor, mönüleri belirliyor, bir de çok tatlı gülüyor. Burada başka bir şey daha var. 7/24 gözünüzün içine bakan görevliler. Sanki sizi mutlu etmeye programlanmışlar. Günde beş kere kontrole gelen güzel insan Gülderen Hanım var, sizi masajdan masaja sürükleyen Arzu Hanım var. Burası çok sessiz. Sanki Bodrum değilmiş gibi. Cennetmiş gibi, size sizi hediye edermiş gibi.
* "Hadi kitap oku" der gibi.
* "Fazla düşünme kendini bırak" der gibi.
* "Her şey yolunda" der gibi.
Güzel yani çok güzel. Dün gece ilk defa 23:00'te yattığımı göz önüne alırsak fazlasıyla güzel. Arkası yarın.