Yeşim Salkım, ilgiyle takip ettiğim kadınlardan... Seviyorum onun gerçekçi, biraz deli, çokça dobra halini. Bir de aşk insanı oluşunu... 'Aşk kadını' demiyorum dikkat ederseniz; aşkın sadece kadına yüklenmesinden pek hoşlanmıyorum çünkü.
Neyse... Dün GÜNAYDIN'ın birinci sayfasındaydı Yeşim Salkım. Konserinde, seyirciler arasında hiç evlenmemiş teyzesini görünce şöyle demiş: "Ben beş kere evlendim ama beni alan kapının önüne bıraktı!" Kişi kendisiyle dalga geçince, biraz da küçümseyince hafifliyor herhalde. Yeşim Salkım, hiç de kapının önüne bırakılacak bir kadın değil. Dominantlığı, bir kilometre öteden bas bas bağıran bir kadın.
O alınıp bırakılacak değil, alıp bırakacak ve seçilecek değil; seçip, sonuna kadar gidip, her yolu deneyip, olmadığında orada durmayacak bir kadın. Yoksa neden beş kere evlensin? Yoksa neden ardına bakmadan yürüyüp gidebilsin değil mi ama...