Fenerbahçe ve Trabzonspor 70 puanda ve ligin bitmesine 4 hafta kaldı. Bundan sonra ne olur? Sizce kim şampiyon olur?
Kalan 4 haftada her iki takımın da zorlu maçları var. Kolay görünen maçlarda olası puan kayıplarına sahne olan bir sezon yaşıyoruz. Bana göre bu 4 haftayı en az puan kaybıyla geçen takım şampiyon olur.
* Trabzonsporlu futbolcular ve teknik kadro nerede hata yaptı; ya da bu stresi kaldıramadılar mı?
Şu an gelinen noktada bu kadronun hata yaptığı düşüncesinde değilim. Oluşan stres de çok önemli değil. Trabzonspor'un bugünkü tabloda en büyük yanlışlığı devre arasındaki transfer yetersizliğine bağlıyorum.
İlk yarı 42 puanla en yakın rakibi Bursaspor ile 5, Fenerbahçe ile 9 puan fark yapan bir ekip ikinci yarıya başlarken, orta sahaya iki yönlü bir oyuncu ve önde Umut'a partner ya da alternatif futbolcu katabilseydi durum herhalde bugünkü gibi olmazdı.
Alınan Brozek kardeşlerin bugüne kadar katkısı olmadı. Kadro derinliğinin oluşmaması yüzünden ikinci yarı Trabzonspor'un performansında düşüş oldu. Bundan sonra da hesapta olmayan puan kayıpları yaşandı.

HAKEMLER HER ZAMAN BASKI ALTINDAYDI
* Sizce de gerçekten hakemler baskı altında mı? Bu konuda Fenerbahçe yönetiminin hakem camiası üzerinde büyük baskı kurduğu iddia ediliyor...
Hakemler Türkiye'de her zaman baskı altındalar. Çünkü her maç sonrasında ilk eleştirilen hakem müessesi oluyor. Bundan sonra da olmaya devam edecektir. Bu sezon Aralık ayında Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman, Trabzonspor'a verilen penaltıların irdelenmesi gerektiğini söyledi. O günden bugüne kadar Trabzonspor'un kazandığı penaltı yok!
Son olarak Fenerbahçe yönetimi yayınladığı bildiride Bursaspor ve Gaziantepspor maçlarındaki yapılan hakem hatalarını, Trabzonspor'un maçlarında neden yapılmadığını kamuoyuna açıkladı. Fenerbahçe'nin bu açıklamalarının her hakem üzerinde olumlu ya da olumsuz bir baskı yaratacağı gerçek mi değil mi? Bu iki örneğe sporseverlerin cevap vermesi gerektiğini düşünüyorum!

DÜNDAR F.BAHÇE'NİN BASIN SÖZCÜSÜ MÜ?
* Fenerbahçe eski yöneticisi Uğur Dündar, köşesinde Trabzonlu yöneticilerin açıklamalarını eleştiriyor, Trabzonspor maçlarını yönetecek ya da yöneten hakemlerle ilgili yazılar yazıyor. Ne düşünüyorsunuz?
Sayın Dündar, her hafta yazılarında sadece Fenerbahçe'nin haklarını savunan, sanki bu kulüpte şu anda görev yapan bir basın sözcüsü gibi. Bursaspor-Fenerbahçe maçından sonra hakem Kuddusi Müftüoğlu'nu eleştirirken, Dündar, altına da şöyle bir not düştü: "Kuddusi Müftüoğlu, Trabzonspor'un Kasımpaşa ile İzmit'te oynadığı maçta hep takdir haklarını Trabzon lehine kullandı."
Bir anda konu hep dönüp dolaşıp Trabzon'a geliyor. Amaç yine bir mesaj vermek. Dün de Sayın Dündar eski defterleri açtı. Daha önce Fenerbahçe'nin o dönemin başbakanı Mesut Yılmaz için, "Sandıkta görüşürüz Mesut Bey" pankartını gündeme taşıdı ve yeni pankartların açılmaması, siyasetin gölgesinin tribünlere düşmemesi lazım diye aba altından sopa gösterdi. Şimdi Dündar'a sormak lazım; her zaman emek ve haktan söz ediyorsunuz, sizin için sadece Fenerbahçe'nin emeği ve hakkı mı kutsal? Diğerlerini öteki olarak görmek onların vermiş oldukları emeği ve hakkı yok saymak nasıl bir anlayış? Futbola alet olmaması fikrini sonuna kadar savunan biriyim. Kim şampiyon olursa olsun. Hem Fenerbahçe hem de Trabzonsporlu futbolcular bunu sonuna kadar hak etmişlerdir. Çünkü emek verdiler.
Ve çok sevdiğim bir sözle bu satırları noktalamak istiyorum:
Düşüncelerimizin aynası hayatlarımızın akışıdır.