27 Mayıs darbesi, sadece demokrat partililere vurmadı. Gazeteci yazar Nevzat Çiçek, "27 Mayıs'ın Öteki Yüzü: Sivas Kampı" (Lagin Yayınları) kitabında, darbeden 4 gün sonra Sivas Kabakyazı'da oluşturulan kampın ayrıntılarını yaşayanların ağzından anlatıyor.
Ufak bir alıntı: Said Ensarioğlu kampı, "Hepimiz hain olduk" cümlesiyle açıklıyor. Babası Abdurrezzak Ensarioğlu başta olmak üzere 12 kişiyle birlikte Sivas'ta, "Zorunlu misafirliğe tabi tutulduklarını" söyleyen Ensarioğlu, daha sonra 33 vilâyete sürgüne gönderildiklerini ifade ediyor: "Biz, kendimizi vatandaş zannediyorduk. Bu memleketin neresinde yaşarsak yaşayalım, hangi kimliğe sahip olursak olalım, aynı kanunlar herkese eşit uygulanır diyorduk... Bunlar, elbette insanın ruhunda kötü izler bırakıyor."

***
Kürt sorununu tartışırken, "Sivas Kampı"nda cereyan edenleri hatırlamak istedim. Çoğunuz, PKK hareketinin, 12 Eylül döneminde, Diyarbakır Cezaevi'ndeki işkencelerle yeşerdiğini düşünür. Halbuki hak ihlâlleri, çok daha önceden başladı. Devlet, Kürt kökenli vatandaşlarımıza duyduğu kuşkuyu bir türlü üzerinden atamadı. İşte Sivas Kampı, neredeyse ezelden beri gelen bir tavrın 27 Mayıs'taki kilometre taşıdır.