Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞELALE KADAK

Son dakika gelmekten vazgeçen Rifkin haklı mı?

Dün öğleden sonramı önemli bulduğum bir konferansa ayırmıştım. IBM, "Akıllı Dünya" vizyonu kapsamında, iş dünyasının önde gelenlerini buluşturuyordu. Benim için özellikle iki konuşmacı önemliydi.
Birisi Sabancı Holding Başkanı Güler Sabancı, diğeri de ekonomist, yazar ve Ekonomik Trendler Vakfı Kurucusu Jeremy Rifkin'di.
Üçüncü Sanayi Devrimi kavramının yaratıcısı olarak bilinen Rifkin'in konuşmasını dinlemeyi çok istiyordum. Son zamanlarda isminden sıkça söz ediliyordu ve enerji güvenliği ve iklim değişikliğinin üstesinden gelinmesine ilişkin uzun dönemli ekonomik sürdürülebilirlik planının baş mimarı olarak gösteriliyordu.
Ama gel gör ki Sabancı Müzesi'nin girişinde yer alan konferans salonu The Seeds'e vardığımda Jeremy Rifkin'in son dakikada, bir akşam önce gelmekten vazgeçtiğini öğrendim. Doğrusu önce çok garipsedim. O sırada Ömer Aras ile karşılaştım. Onun da haberi yoktu ve o da öğrenince şaşırdı ve "İyi ama ben de Jeremy'i dinlemeye gelmiştim. Hay Allah" deyiverdi. İşin açıkçası o ana kadar Jeremy Rifkin'in Yahudi kimliğinden de haberim yoktu. Çünkü önceliğim onun milliyetinden ziyade yazdığı kitaplar, dünyanın da konuştuğu projeleriydi. Rifkin'in Yahudi olduğunu öğrenince, Türkiye'ye gelmeye çekindiğini ya da korktuğunu tabii ki anladım ama hak veremedim.

Korktu, gelmeye çekindi!

Konferanstan mecburen çıkıp, gazeteye doğru yola çıktığımda bir arkadaşım telefon açıp Anadolu Katolik Kilisesi Episkoposu Luigi Padovese'nin bıçaklandığını söyledi. Bu yazıyı yazdığımda bu cinayetin siyasi içerikli olup olmadığı bilinmiyordu. Şüphe vardı. Ama o da önemli değil zaten. Bunun dışarıya yansımasının nasıl olacağını hepimiz biliyoruz ve bunun yurtdışındaki insanları nasıl korkutabileceğini de az çok tahmin ediyoruz.
Konferansta Jeremy Rifkin'in korkup Türkiye'ye gelmekten vazgeçmesini önce anlamamışken, sonra bu olaydan nasıl hak vermeyeceğimi kendime sorup durdum.
Oysa ünlü ekonomist Jeremy Rifkin gelseydi dün bize, 2007 yılında Avrupa Parlamentosu tarafından resmi olarak onaylanan ve 27 ülkeye ek olarak Avrupa Komisyonu içindeki çeşitli kurumlar tarafından uygulanmaya başlayan Üçüncü Sanayi Devrimi'ni anlatacaktı.
Rifkin'in dünyanın bir numaralı işletme okulu olan Wharton School'un Yönetici Eğitim Programı'nda kıdemli öğretim görevlisi olduğunu da hatırlatayım.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA