Türkiye'nin en iyi haber sitesi
KEREM ALKİN

Teşhis yanlışsa, tedavi sonuç vermez

Küresel ekonomik sistem, büyük bir paradigma değişikliğinin eşiğinde duruyor. 1990'lı yılların sonlarından itibaren, 'küreselleşme' adına aşırı yol verilen uluslararası finans sisteminin hırsı ve aç gözlülüğü, dünya ekonomisi açısından vahim dengesizlikleri ve haksızlıkları öne çıkardı. Öyle ki, dünya genelinde reel sektör kârlılığı ile finansal sistem kârlılığı arasında artan dengesizlik, 1'e 7 olarak tarif edebileceğimiz derin bir hakkaniyetsizliği gündeme getirmiş durumda. Bu nedenle, küresel ölçekte, insan kıymetleri ve üretime dayalı yeni bir büyüme modeli, buna bağlı olarak, yeni para politikası ve maliye politikası yapılanması önde gelen ülkelerin tümünün gündeminde.
Bu derin hakkaniyetsizlik, ABD'nin seçilmiş 45'inci başkanı Trump'a 'Amerika'yı yeniden büyük yapalım' seçim kampanyası mesajını da getirdi.
13. 5 yıllık kalkınma planı ile, Çin 2020'de ekonomide transformasyon sürecini tamamladıktan sonra, küresel ölçekte, başta petrol, emtia fiyatlarında yeni ve yukarı yönde bir fiyatlandırma süreci başlayacak ve dünya ekonomisi enflasyon baskısı altına girecek. Bu noktada, Türkiye başta olmak üzere, önde gelen ülkelerin tümü için yeni bir büyüme modelini kurgulayacakları 2 yıllık bir süre söz konusu. Bu nedenle, merkez bankaları, önümüzdeki 2 yıl enflasyona odaklanmaktan çok, yeni bir büyüme modeline uygun yeni bir para politikasına odaklanmalı.
Bu dönemde, üretime ve yeni bir büyüme modeline odaklanırken, döviz kurlarındaki dalgalanmayı öncelikli kılmamak kritik önemde.
Eğer, dalgalı kur rejimindeysek, bu ismin hakkını vermemiz gerekiyor.

Erdoğan'dan önemli mesajlar
7. Boğaziçi Zirvesi'nde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın pek çok kritik önemde mesajı oldu.
Büyümeyle ilgili olarak, ülkelerin teşhislerinin yanlış olması nedeniyle, tedaviyi de başka yerde aradıklarına işaret eden Cumhurbaşkanımız, talebi ne robotlar ne de finansal araçların üreteceğini, talebi sadece insanların ortaya çıkardığını, sürdürülebilir büyümenin yolunun da insandan, daha doğrusu insanların huzur ve refah içinde yaşama imkânlarını genişletmekten geçtiğini vurguladı.
Önümüzdeki dönemde ticarette ve savaşta kazananı belirleyecek olanın, teknolojik üstünlükle birlikte, yine insan olduğunu hatırlatan Erdoğan, nüfus artışı olmadan, üretimi ve yatırımı destekleyen finansal sistem tesis edilmeden, her alanda adaleti esas alan bir anlayış benimsenmeden sağlıklı bir küresel gelecek inşa edilemeyeceğinin altını çizdi. Bu mesajları not alalım.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA