Piyasalarda, 17 Aralık AB Zirvesi'nin umut rüzgarları esiyor. Zirve sonuçları her yönüyle konuşuluyor. Ancak bugünden görünen gerçek şu: "Türkiye, AB ve IMF gözetiminde geri dönüşü olmayan bir yola girdi. Yıllarca ihmal edilen her alanda, sancılı değişimi hep birlikte yaşacağız." Bu görüş, TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi'nin de Sermaye Piyasası Kurulu'nun geleneksel arama konferansının da ortak paydasını oluşturdu. "AB Sürecinde Türk Sermaye Piyasalarının Yol Haritası"nın çizildiği Abant Buluşması'nda gerek Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener gerekse SPK Başkanı Doğan Cansızlar, piyasa aktörlerine şu mesajı verdi: "Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak!" Peki, sermaye piyasalarında neler değişecek? Şener'e göre; yatırımcıların,şirketlerin, aracı kuruluşların, fonların haklarını garanti altına alacak kapsamlı hukuki entegrasyon başlayacak. Dünyaca tanınmış fonlar, ayrı bir lisans başvurusuna gerek kalmaksızın Türk piyasasına satış yapabilecek. Yabancı aracı kuruluşlar hizmet verdikleri yerli yatırımcıya yeni fırsatlar sunacak. Manipülatif işlemlere, içerden öğrenenlerin ticaret suçlarına karşı ek önlemler alınacak. AB mevzuatı bu açıdan evrensel sigorta olacak. TÜSİAD'ın Ankara çıkarması sırasında konuşma fırsatı bulduğumuz Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç ise üç noktaya dikkati çekti. Söz, kurlardan açıldığında, "Döviz artık böyle seyreder" dedi. Ardından Merkez Bankası'nın fiyat istikrarını esas alan yaklaşımını övdü.
SPK'YA AB FONU
Koç, AB'den müzakere tarihi alınmasının sanıldığı gibi sadece yabancı sermayeyi değil daha önemlisi yerli sermayeyi de cesaretlendireceğini söyledi. Son olarak, verimliliğin her zamankinden çok öncelik kazanacağını vurguladı, istikrarlı büyüme dönemi başlayacağını belirtti. AB uzmanlarının "eksiklik analizi"nden geçen SPK, yine AB'den temin edilen fonlarla kendisini yenileyecek. 2006'ya yeni kanunla girmeyi öngören SPK, "AB sürecinde neler planlıyor?" Cansızlar'ın bu soruya yanıtı şöyle: "Şirketlerin kendi hisselerini piyasadan alması bugün mümkün değil. AB ile bu sistem kurulacak. Yani halka açık şirket, olumsuz piyasa koşullarında savunma mekanizmasını işletebilecek. Ekonomik suça ekonomik ağırlıklı ceza getirilecek. Halka açık bankalarla, ÇEAŞ ve Kepez mağdurları için çözüm bulunacak. Bu tür olayların bir daha yaşanmasının önüne geçilecek."
