Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MELİHA OKUR

Yeni TTK 'Suç ve Ceza'yı hatırlatıyor

Bugün size bir bilgeden, Ahmet Rüştü Çelebi'den söz edeceğim. Halen Yeminli Mali Müşavirlik yapıyor. Gerçek bir şirket doktoru. Rakamların diliyle konuşuyor. Yıllar önce Maliye Bakanlığı'nda Hesap Uzmanlığı, Devlet Sanayi ve İşçi Yatırım Bankası'nda (DESİYAB) yönetim kurulu üyeliği yapmış. Faisal Finans'ın kurucuları arasında yer almış. Türkiye Finans'ın ortağı. İş Dünyası Vakfı'nın denetim kurulu üyesi. Malatya Eğitim Vakfı'nın Yeminli Mali Müşaviri.
Yıllar önce Başbakan Erdoğan, TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Abdülkadir Aksu, Zeki Ergezen, Ali Coşkun, İsmail Kahraman ve 33 arkadaşıyla beraber Birlik Vakfı'nı kurmuş.
3.5 yıl Yeniden Doğuş Partisi'nin Genel Başkanı olarak görev yapmış.
Siyaseti ve ekonomiyi iyi okuyabilen Çelebi, şimdi büyük bir kaygı içinde. 1 Temmuz'da kısmen yürürlüğe girecek 6102 sayılı yeni Türk Ticaret Kanunu'nun uygulanmasıyla birlikte ekonomide doğacak sıkıntıdan ürküyor.

***

Malum yeni TTK'yla ilgili her kafadan bir ses çıkıyor! Bilen de konuşuyor, bilmeyen de! İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (İSMMMO) gibi asıl konuşması gereken kurumlar ise susuyor. Çelebi, "Yeni yasada en az 100 madde değişmeli" diye çığlık atıyor.
Sesini duyan yok.
O'na göre sıkıntının özü şu: Yeni TTK'ya göre artık işadamları, sanayiciler sanki potansiyel suçlu! Dostoyevski'nin "Suç ve Ceza" romanındaki kahraman Raskolnikov gibi çifte şahsiyetli insanlar ekonomiyi ve ticari hayatı işgal etmiş!
İngilizlerin meşhur dizbağı nişanında yazılı, "Kötü düşünen utansın!" sözü, yeni TTK sayesinde, Türk ticaret hayatı için geçerli değil.
Şöyle bir ceza kanunu düşünün!
Herkes suçlu. Potansiyel suç işlemeye aday. O yüzden herkes suçlu olmadığını ispat etmek zorunda.
Halbuki Roma Hukuku'ndan beri, "İki artı iki eşittir dört" gibi bir hukuk kuralı var: "Suçlu olduğu sabit görülene kadar herkes suçsuz."
***

Modern hukuk devletinde vatandaşın beyanı esas. Devlet, vatandaşına güvenir.
Vatandaşını suçlu kabul edip, kendini koruyacak tedbir alırsa eğer bu hukuk devleti değil, dikta veya polis devleti olur.
Benzetmek gibi olmasın diye söze başlayan Çelebi, "Yeni yasa bugünün Varlık Vergisi gibi. 6762 sayılı kanundan kurtulalım derken 1942'de çıkardığımız katı yasalara sarıldık" yorumunu yapıyor.
Örnek veriyor!
Varlık Vergisi'ni uygulayan dönemin meşhur İstanbul Defterdarı Faik Ökte, 14 Mayıs 1950'den sonra "Varlık Vergisi Faciaydı" diye kitap bastırdı, Kitap dönemin aydınları arasında büyük antipati yarattı, Ökte, aforoz edildi. Korkarım ki, bu kanun uygulanırsa, ekonomi ve ticaret psikolojik güven unsurundan mahrum kalacak. Yeni bir travma yaşarız!
Bu uyarı, göz ardı edilir mi?

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA