Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MAHMUT ÖVÜR

'Çökme başka yerlerde de olabilir'

Bu köşede Büyükşehir Belediye Başkanlığı Basın Müdürlüğü'nün gönderdiği yazıyı önceki gün yayımladık. Bu yazı, benim 'Her şey var, hukuk ve vicdan yok' yazıma bir cevaptı.
Özet olarak dedikleri şu: "Biz dava açtık, soruşturma da açıyoruz."
Sözü fazla uzatmadan şunu söyleyeceğim, bunları ne zaman yaptınız? Tam 9 ay sonra? Uyarıları, şikâyetleri dikkate almadığınız gibi yasaların ve bu şehrin vicdanının sizlere yüklediği görevinizi bile yerine getirmediniz. Bir tek gün denetim için o inşaat alanına gitmediniz. Aslında sadece bu da değil. Ortada cevaplandırılması gereken çok sayıda soru var. Bunların başında da denetim konusu geliyor. Yapılan açıklamalarda dikkat ederseniz hiç bu konuya değinilmiyor. Denetim işi firmalara verildiği için, belediyeler, bu iş onları ilgilendirmiyor havasındalar. Oysa işin asıl can alıcı noktası burası. İstanbul İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Cemal Gökçe şöyle diyor: "4708 sayılı denetim yasası var. Bu yapı denetim yasasının temel mantığı can ve mal güvenliğini sağlamak. Bakırköy Belediye Başkanı; 'Bizim hiç sorumluluğumuz yok' diyor . Oysa yapı denetim kuruluşlarının ilgili idare adına yaptıkları bir denetim var. Yöneticiler, 'Kuruluşlar işi yapıyorlar, benim bir sorumluluğum yok' demekle sıyrılamazlar. Çünkü onların her zaman müdahale hakları vardır. Yasa bunu dışlamıyor."
Gökçe, sonucun böyle olacağını yapı denetim yasası çıktığı zaman dile getirdiklerini vurgulayarak şöyle diyor: "Bakırköy'deki göçme olası bir sonuç, başka yerlerde de yaşayacağız. Çünkü proje bir formalite işine döndü. Şehircilik, can ve mal güvenliği devre dışı kaldı. Yasa yeniden ele alınmalı." İşin denetimden önceki boyutuyla da akıllara takılan çok sayıda soru söz konusu. Seçimlerden önce avan proje ile ruhsat alındığı söyleniyor. Bu yapının uygulama projesi var mı? İlçe belediyesi böyle bir ruhsatın uygulama projesini isteyebilirdi. Denilen o ki, işlerini kolaylaştırmak için istemediler. Bu doğru mu?
Bir de şu gerçeğin açıklanması gerekiyor. Çökme olayından sonra Yıldız Teknik Üniversitesi'nin hazırladığı raporda neler yer alıyor? Kazık yönteminin zayıf olduğu, bu nedenle çökmenin gerçekleştiği konusunda ciddi iddialar var. Bu iddialar araştırıldı mı? Bu soruların cevabını ne yazık ki kimse bilmiyor. Ne mühendis ve mimar odaları biliyor, ne de ilgili belediyeler. Her şey inşaatı yapanların insafına bırakılmış. Her an her şey olabilir.
Şimdi söyleyin bana bu şehirde 'hukuk ve vicdan' var mı?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA