Açıklanması, devletin dış ilişkilerine, milli savunmasına ve milli güvenliğine zarar verebilecek; anayasal düzende ve dış ilişkilerinde tehlike yaratabilecek nitelikte bilgiler, devlet sırrı sayılır...
Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 47'nci maddesi "Devlet sırrı"nı böyle tanımlıyor.
Bakanlar Kurulu'nun 2008'de kabul edip Meclis'e gönderdiği ve halen Adalet Komisyonu'nda bekleyen "Devlet Sırrı Kanunu Tasarısı"nın gerekçesinde de bir yandan bilgi edinme hakkı ile devlet sırlarının korunması zorunluluğu arasındaki, bir yandan da şeffaf toplum ile devletin üstün çıkarları arasındaki hassas denge şu şekilde kuruluyor:
"Tarihsel gelişmeler, yönetimde gizliliğin uzun süre egemen olduğunu, günümüzde ise şeffaflığın önem kazandığını göstermektedir. Demokratik ülkelerde bilgi edinme özgürlüğü, temel hak ve özgürlüklerin kullanılması bağlamında vazgeçilmez haklardan biri olarak kabul edilmektedir.
Toplum için başta gelen yarar, devletin güvenliği, milli varlığı, bütünlüğü, anayasal düzeni, iç ve dış menfaatlerini korumaktır. Sözü edilen kavram ve menfaatler, devlete ait bazı bilgi ve belgelerin mutlaka gizli kalmasını gerektirir..."
Tasarı devlet sırrı diye nitelenecek bazı bilgilerin "Süresiz", bazılarının ise 75 yıla kadar süreyle gizli kalmasını öngörüyor.
75 yıl... Bir ömür. Bir kuşağın belgelerini, sırlarını ancak daha sonraki kuşaklar öğrenebilecek.
Malum; Batı ülkelerinde de devlet sırları çeşitli sürelerle gizli tutuluyor: 25 yıl, 50 yıl gibi... Örneğin, İngiltere, İkinci Dünya Savaşı'yla ilgili belgelerin gizliliğini yeni yeni kaldırıyor.
Ama galiba bundan böyle devlet sırları bir ömür boyunca gizlenemeyecek. "WikiLeaks" internet sitesinin açtığı yol sayesinde. Eski bir hacker olan Avustralya kökenli Julian Assange'in kurduğu ve sadece bağışlarla ayakta duran bu site, ABD'nin en gizli, en derin sırlarını bile kevgire çevirdi.
Geçen temmuzda Afganistan savaşıyla ilgili 91 bin belgeyi açıkladı.
Ardından geçen ekimde de Irak savaşıyla ilgili 400 bin belgeyi.
Bu belgelerin Pentagon'da, CIA'da tetiklediği depremlerin şokları sürerken "WikiLeaks" şimdi Irak belgelerinin 7 katı kadar kapsamlı yeni gizli belgeleri yayınlanmaya hazırlandığını duyurdu. Bu belgelerin çok büyük çoğunluğunu Amerikalı diplomatların notları, raporları, Dışişleri Bakanlığı'yla yazışmaları, görevli oldukları ülkelerin hükümetleriyle yaptıkları -pek çoğu gizli- görüşmelerin tutanakları oluşturacak.
Ve hiç kuşkusuz sadece Washington'da değil, onlarca başkentte kıyamet kopacak. Kim bilir, belki de birçok ülkede hükümetler sarsılacak, koltuklar devrilecek.
ABD yönetimi şimdiden diken üstünde: Dışişleri ve Savunma bakanlıkları bir yandan ortak komisyon kurarak açıklanacak bilgilere-belgelere karşı ne gibi önlemler alınabileceğini araştırırken, "En kötü senaryo"ya, yani "Felaket senaryosu"na hazırlanırken, bir yandan da birçok başkentte görevli diplomatlar ilgili hükümetleri uyarmaya başladı.
Ankara büromuzun haberine göre, Türk Dışişleri Bakanlığı'na da benzer bir mesaj iletildi: "Wiki-
Leaks'in yayınlayacağı belgelerde neler olduğunu bilmiyoruz ama ittifakımızın bozulmasına izin vermeyin!"
İçimizden bir ses "WikiLeaks" yüzünden Atlantik'in iki yakası arasında çok ama çok şiddetli kasırgalar eseceğini fısıldıyor. Hep birlikte göreceğiz.
