Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ERDAL ŞAFAK

Vertigo

Bende hem "Akrofobi" (Yükseklik korkusu) var, hem de "Akrofobi"den kaynaklanan "Vertigo" (Baş dönmesi).
O nedenle, İspanya eski Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero'nun "Vertigo"sunu çok iyi anlıyorum.
Zapatero'nun yazdığı bir anı kitabı geçen hafta İspanya'da kitapçı vitrinlerinde yerini aldı. Adı: "Dilemma, Vertigo'lu 600 Gün".
"Dilemma", bildiğiniz gibi, "İkilem" demek. "Vertigo'lu 600 gün" ise, Zapatero'nun iktidarda olduğu 2010 ve 2011 yıllarında ekonomik krizle boğuşurken hedef olduğu baskıları özetliyor.
380 sayfalık bu kitapla, ilk kez bir hükümet başkanı kriz yıllarında kapalı zirvelerde, perde arkalarında yaşananları "İfşa" etmiş oluyor.
Ve İspanya'nın nasıl adım adım piyasalara teslim edildiğini gözler önüne seriyor.


***

"Bütün derdim İspanya'nın tökezlemesini önlemeye çalışmaktı" diyen Zapatero, üç kez "Kurtarma planı" önerisi aldığını, üçünü de reddettiğini açıklıyor. Söz, Zapatero'nun:
"İlk öneri 18 Haziran 2010'da IMF Başkanı Dominique Strauss-Kahn'dan geldi. Telefonla aradı. Hal-hatır sorduktan sonra konuya girdi: 'Neden tedbir olarak IMF'ten kredi desteği istemiyorsunuz? 50 milyar euro'ya kadar kredi açabiliriz.' Bir anda şamar yemiş gibi hissettim kendimi. Derin bir soluk aldım, 'İstemeyeceğim' dedim."
Aradan aşağı-yukarı 14 ay geçti. Tarih: 5 Ağustos 2011. Piyasaların hop oturup hop kalktıkları bir gün. Yine bir telefon. Bu kez arayan Avrupa Merkez Bankası (AMB) Başkanı Jean-Claude Trichet. Söz yine Zapatero'nun:
"Trichet, son derece soğuk ve mesafeli bir ses tonuyla, İspanyol hükümetini sorumluluklarını üstlenmeye çağırdı. Ona da 'İspanya asla yardım istemeyecek' dedim."
Üç ay kadar daha geçti. Tarih: 3 Kasım 2011. Cannes'da G 20 zirvesi. (Not: Başbakan Erdoğan da o zirveye katıldı. Ben de Erdoğan'a eşlik eden basın kadrosunda yer aldım). Festival Sarayı'nda liderler akşam yemeğinde bir araya geldi. Söz Zapatero'nun:
"Almanya Başbakanı Angela Merkel beni dostça selamladıktan sonra bodoslamasına konuya girdi: 'İspanya'ya kurtarma planı hazırlanmasına niye karşı çıkıyorsunuz? IMF size 50 milyar euro destek verebilir. İtalya için de 85 milyar euro'luk bir paket söz konusu olabilir.' Cevabım tek kelimeyle 'Hayır' oldu. İtalya da öneriyi kararlılıkla geri çevirdi. Ekonomi Bakanı Giulio Tremonti, 'İntihar etmenin daha iyi yollarını biliyorum' yanıtını verdi Merkel'e."

***

Zapatero neden "Kurtarma paketi"ne karşı çıkıyordu? Yunanistan'ın, Portekiz'in, İrlanda'nın başına gelenleri yakından izliyordu.
Pakete "Evet" derse, "Troyka"nın (IMF, AMB, AB) ilk iş olarak ücretlerden, emekli aylıklarından kesinti yapılmasını, sağlık ve eğitim bütçelerinin daraltılmasını isteyeceklerini biliyordu.
Cannes zirvesinden iki hafta sonra İspanya erken seçime gitti, Zapatero kaybetti. İktidara gelen Halkçı Parti 2012 yazında 41.3 milyar euro'luk bir kurtarma paketini kabul etti. Yeni Başbakan Mariano Rajoy ayrıca kamu giderlerini 3 yılda 150 milyar euro azaltmayı taahhüt etti.
Gerisi malum... İspanya'nın bugünkü tablosuna bakın, anlayın...

***

Zapatero'nun kriz anılarının en çarpıcı, en trajik bölümünü Cannes'daki akşam yemeğini özetleyen cümlesi oluşturuyor: "Demokratik hükümetlerin piyasa güçleri karşısında ne kadar güçsüz, ne denli çaresiz olduklarını gördüm..."
Demokrasinin beşiği Atina'da "Halkın halk için halk tarafından yönetimi" ancak "Oligarşi"nin sindirilmesiyle mümkün olabilmişti. 2500 küsur yıl sonra "Oligarşi" rövanşı alıyor. Hem de fena halde. Hem de neredeyse tüm Avrupa demokrasilerinde...
Zapatero'nun Cannes'da o akşam, tabloya bakıp başının nasıl döndüğünü, nasıl bir "Vertigo" krizi yaşadığını çok iyi anlıyorum.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA