Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MURAT ÖZBOSTAN

En değerli kuşağı bile kullanamıyor

Türk Milli Takımı'nda yine teknik adam tartışması başladı. "Hoca gitsin" diyen de var, "Gitmesin" diyen de. Kuntz için bir karar alınmalı mı yoksa sonuna kadar devam etmek mi gerekir?



Kuntz ile Portekiz maçına üçlü savunmayla çıktığı günün ertesinde yollar ayrılmalıydı. Düşük profilli, planı olmayan, elindeki en değerli kuşağı bile kullanamayan bir teknik adam. Ne amaçla getirildiğini de anlamadım, neden devam edildiğini de. Mesela, Hamit Altıntop, Kuntz'un ne planla başladığını ve bu periyodun neresinde olduğumuzu bize söyleyebilir mi? Önde baskı yapan bir takım mı yapmak istiyor, yoksa rakibe pozisyon vermeyen bir kurgunun peşinde mi? Yetenekli orta sahaların oyunu kontrol edeceği bir sistem mi var hesaplarında?



Kuntz, sadece oyuncu performansıyla sonucun peşine düşen, işler kötü gittiğinde de sahaya sürekli forvet sokan bir teknik adam. Hakan iyi oynayacak, Cengiz köşeyi bulacak veya duran topta stoperlerimiz etkili olacak. Sonrasını ara ki bulasınız. Arda Güler'i bile takımın parçası yapmadı son ana kadar. En kolay cevap, aslında bir soru; "Stefan Kuntz giderse bu takımdan ne eksilir? Görevdeyken fark yaratacak ne yaptı?"



FEDERASYON TAŞIN SUYUNU ÇIKARACAK
Eskişehir'de beraberdik, özellikle TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi ile yapılan sohbette Başkan, futbol için akademiye vurgu yaptı ve ilkokula kadar ineceklerini söyledi. Bu gerçekten bir çözüm olur mu futbolcu yetiştirmek için?
Aslında tek çözüm bu. Semt sahaları kalmadı artık, amatör futbol da bitmek üzere. Çocukların koşturacağı tek alan okul bahçeleri. Minyatür kale maçlarını burada yapabilirler. İlkokul çağı oyuncuların farkındalığını artırmak, çabuk düşünmelerini sağlamak, top tekniklerinin gelişmesi ve ekip çalışmasını öğrenmeleri için önemli. Onlar eğlenirken, farkında olmadan bu özelliklerini de geliştirecekler. Yarışmacı olduklarında da yeteneklerine göre diğerlerinden sıyrılıp üst seviye için aday olacaklar. En küçük çocuktan bile bir şey yapmasını isted-i ğinizde "Neden?" diye soruyor. Bu nedenle mahallenin abisi yerine, eğitilmiş bir antrenörle çalışmaları, verimlerini artırır. Yani 'duvar çalış' dediğiniz zaman, onun bu yöntemle çabukluğunun ve top tekniğinin artacağını söyleyecek biri lazım. Bu dönemde ikna etmeniz gerekiyor çocukları. Bizim zamanımızdaki 'emir demiri keser' disiplini yok. Mehmet Büyükekşi bir milyon okul çocuğu arasından farkını gösterecek 100 yeteneğin peşinde. Taşın suyunu çıkartmaya çalışıyorlar.



BİZE YÖNETECEK BİR HOCA LAZIM
Adı geçen Abdullah Avcı, Sergen Yalçın ve Fatih Terim… Bunların üçü için yorumunuz nedir? Mesela Yalçın daha önce görev yapmadı ama Avcı ve Terim dönemleri var.
Milli Takım yönetmek, kulüp performanslarından çok farklı. Maç maç düşünmek zorundalar. Bu stratejiler için de elinde çok geniş bir havuz var. Büyük takım çalıştırmış her teknik adam, milli takımı yönetmeyi başarır. Çünkü baskı ile mücadele ettikleri gibi, medyayı da yönetmeyi öğreniyorlar. "Bizim Çocuklar" dediğimiz grup, Z kuşağını temsil ediyor. Dolayısıyla onları sadece 'Hadi koçum' ile arkanıza takamazsınız. Dalga geçerler sizinle. Büyük bölümü lejyoner, üst düzey hocaları gördüler, çalıştılar. İdman ve taktik kalitenizle onları etkilemelisiniz. Bu isim Kuntz değildi. Elindeki kadroyu en verimli kullanan, kafasında bir plan ve kurguyla hareket eden, bunu geliştirmenin peşinde olanı takımın başına getirmeliyiz. Mesela sorunuzda neden Aykut Kocaman yok? Sınırlı kadrolarla da neler yaptığını gördük, kaliteli oyuncularla nasıl fark yaratıp, Avrupa Ligi'nde yarı final oynadığını da…
Adaylar arasında, Avrupa arenasında fark yaratan tek isim Aykut Kocaman. Fatih hocanın performansının üstünden 15 yıl geçti, son döneminde de değişimin dışında kaldı. Kocaman ve Avcı, ilk planda ciddi şekilde düşünülmeli. Şikâyet etmek yerine çözüm bulmaya çalışan hocalar bunlar. Bilime ve analize önem veriyorlar. Ekiplerine güveniyorlar ama kararları kendilerine ait. Yani; yönetilmezler ama yönetirler.

SÜPER KUPA FUAR GİBİ OLACAK
Süper Kupa finali için Avrupa ya da Orta Doğu seçeneklerini nasıl görüyorsunuz?
Türkiye'deki Fenerbahçe ve Galatasaray taraftarları bundan mutsuz. O günü yaşamak istiyorlar. "Bütün bir sezon takımın peşinden gittik. Bu bize haksızlık değil mi?" diyenler var. Haklılar… Öte yandan maç öylesine değerli ki günün ekonomik şartları arasında takımlara ve ülkeye en yüksek geliri sağlamak istiyor federasyon. Finalin yurt dışında oynanması, futbolcu ihracında Avrupa'nın önemli takımlarının seçeneği haline gelen oyuncularımız için de fuar özelliği taşır. Transfer dinamiklerinin gözünün önünde olursunuz. Endüstriyel futbol aslında bu… Rahmetli Metin Kurt bu çelişkiyi, "Futbol borsada değil, arsada güzel" cümlesiyle yorumladı. Gelir yaratmak için bu hamlelerin yapılması mantıklı. Futbola en çok para harcayan İngiltere ve Suudi Arabistan'ın bu maç için seçilmesi, pazara direkt girmek demek.



ALİ KOÇ DA DEĞNEĞİ BIRAKAMADI
Fenerbahçe'de son yapılan tüzük değişikliği için yorumunuz nedir? Gerçekten tarihi bir karar mı bu yoksa geç kalınmış bir uygulama mı?
Tüzük değişikliğinin öncelikle dinamiği, yeni çıkan yasaya uyum sağlamak. Profesyonel kulüpler, dernekler kanunun dışında bırakıldı çünkü. İki tarafı ayırmaları gerekiyordu. Hepimizin gurur duyduğu bir kararla stadın ismini Atatürk yaptılar. Ancak Şükrü Saracoğlu adını da kulübün tesislerinde yaşatmaları, Saracoğlu ailesinin kalbini kırmamaları lazım. Başkanlık süresine kısıtlama getirilmesi, adaylık için 500 imza şartı, aidatların ve üyelik ücretlerinin enflasyona endekslenmesi de önemliydi. Harcama şartlarına yaptırımlar ve kısıtlamalar getirilmesi, göreve geleceklerin kulübün parasını istedikleri gibi harcayamaması anlamını taşıyacak. Ancak Aziz Yıldırım zamanında gelen ve aynen devam eden, "Eleştiren, kulüpten atılır" maddeleri de aynen kaldı. Ali Koç da muhaliflerinin üstünde 'değneği' tutmayı tercih etti.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA