Müziğin yarattığı keyfe doyduğumuz iki gece yaşadık dostlarımızla İstanbul'da.. Biri Long Table'da.. İzzet'in Nişantaşı'ndaki yeri.. Perşembe geceleri Şevket Uğurler Ağabeyim canlı müzik yapıyor.. Öteki Fogo de Rio (Alev Nehri).. Etiler girişinde. Cumartesi geceleri kardeşim Ali Kocatepe coşturuyor..
Şevket Ağabey'in müziğini 40 yıldır dinlemeye doyamam.. Öğleden sonraları Marmara Etap lobisinde müzik yaptıkları gurup. Piyano, kontrbas, davul.. Bir de İpek, Şevket Ağabey'e ilaveten solist..
Nasıl harika, nasıl dinlemeye doyamayacağınız bir müzik yapıyorlar.. 50, 60, 70'li yıllar.. Diyeceksiniz "Senin yaşın uygun tabii.."
Hayır öyle değil. Masamızda yirmilerinde olan genç kızlar vardı. Otuzlarında olanlar vardı.. Yani üç kuşak bir aradaydık.. Nasıl keyifle izlediler gençler de görmeliydiniz.. Güzel müziğin, kaliteli müziğin zamanı yok.. Adı pop ama, o şarkılar artık klasik olmuş.. Y
ani boş olduğum her perşembe soluğu Long Table'da alma kararı verdim kendi kendime..
Ali, eşi Aysun ve arkasında Osman İşmen'in müthiş orkestrasıyla harika bir eğlence turu yapıyor. Ali bu ülkenin en önde gelen "Eğlendirici"lerinden biri.. Her dilden, her telden saatlerce müzik yapabiliyor.. Yabancı, yerli poptan en romantik şarkıları da söylediler, en kıpır kıpır, insanı en yerinden fırlatanları da.. Tabii araya bir "Ali Kocatepe" şarkıları bölümü de eklediler. Türk popunun en unutulmaz hitlerini, bir de ustasının sesinden dinlemek hoş oldu..
Müzik üstelik iki tarafta da aklı başında saatlerde.. Saat 9 gibi yemeğe başlıyorsunuz.. 10 gibi de müzik.. Gece yarısını az geçerken de evinizde oluyorsunuz. Ertesi gününüzü ziyan etmeden..
Peki yemekler..
İzzet bu işi biliyor. Ruhunu biliyor. Bir sunum dersi servis.. Masa değil, enstalasyon sanırsınız.. Biz et olarak Brezilya usulü biftek söyledik. Tam Brezilya usulü bir servisle, şişte geldi. Şiş tabağa kurulan bir sehpaya asılı.. Lezzet harika.. Mezeler harika.. Tatlılar harika. Bir meyve sunumu var, kıyamazsınız dokunmaya tablo bozulur diye.. Bir shot, bir likör sunumu var yemeğin üstüne.. Vay anasını sayın seyirciler..
Fogo de Rio'da yemekler de, sunumlar da biraz aceleye gelmiş sanki.. Meze sunumu çok şıktı ama, ana yemek "Bol kepçe aş evi" gibi geldi önümüze.. Meyveleri inanın, bizim Ercan maç geceleri daha zevkli diziyor tabağa..
Fogo, Brezilya Steak Evi.. Ama İzzet'teki Brezilya Bifteği, daha lezzetliydi, hayret.. Ben Fogo'ya başka mekandalarken gittim. Hem sunumda, hem lezzette harikaydılar. Bu yeni mekanda da olmalılar..