Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SÜLEYMAN YAŞAR

Sahte içki ihracatından CHP sorumludur

Türkiye'den bir şahsın alkollü içki olduğunu beyan edip ihraç ettiği şişelerin alkollü içki yerine büyük çoğunluğunun su doldurulmuş şişe olduğu ortaya çıkmış. Milliyet Gazetesinde Pazar günü Mithat Yurdakul imzalı haberde, 77 bin 490 şişe içki İzmir'deki antrepolardan Gürcistan'a gönderilmek üzere gümrük beyannameleri hazırlanmış. Fakat sahte fatura ve belgelerle ürünler Gürcistan yerine Almanya'ya gönderilmek üzere yüklenmiş.
Peki bu haber niye önemli? Önemli çünkü sahte fatura düzenlemenin, sahte tescil yaptırmanın pek bir cezası kalmadı artık. Hatırlayacaksınız dolandırmaktan korkmayan ama hapisten korkanlar yeni Ticaret Kanunu'nun şeffaflık ve denetim getiren hükümlerini kanun tam yürürlüğe girecekken değiştirttiler. Böylece faturaya isim yazma, sermaye şirketlerine bağımsız denetim, şirketten para çekme yasağı gibi pek çok şeffaflık getiren hüküm değiştirildi.
Peki bu değişikliklere kim öncülük etti? Hatırlayacaksınız CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak yeni Ticaret Kanunu'nun şeffaflık getiren hükümlerini değiştiren kanun teklifini biz yaptık diyerek 18 Haziran 2012 tarihli Dünya Gazetesine övünerek beyanat verdi. Böylece CHP'nin bu değişiklik teklifinin ardından yeni Ticaret Kanunu değişti. Şimdi hemen "CHP parlamentoda çoğunluk değil ki" diyenler olacak. Hemen cevaplayalım, eğer CHP bu kanun teklifini vermeseydi AK Parti, MHP ve BDP bu değişiklikler için aynı fikirde olmayabilirlerdi. Anlayacağınız yolu CHP açtı.
O halde bu sahte içki ihracatının sorumlusu kim oluyor? Tabii ki yeni Ticaret Kanununda sahtekârlığı önlemek amacıyla yer alan faturaya isim yazma koşulunu kaldırtan CHP oluyor.
Gelelim yeni Ticaret Kanunu'nun değiştirilen hükümlerinin işadamlarının başına açtığı büyük dertlere... 1926'dan beri var olan hapis cezalarını yeni konulmuş gibi gösterip iş dünyasını korkutup değiştirilen hükümler nedeniyle işadamlarının başı büyük dertte şimdi. Bağımsız denetim olmadığından sermaye şirketlerinin yönetim kurulu üyeleri bütün mal varlıklarıyla şirkette yapılan her türlü işlemden sorumlu hale geldi. Bu konuda denetim yönetmeliği hazır ama henüz Bakanlar Kurulu'na getirilemedi. Yine KOBİ'ler bağımsız denetim raporu olmadığından kredi almakta büyük zorluk çekiyor. Bulabildikleri kredileri de çok yüksek faizle kullanmak zorundalar. Hani TOBB Başkanı ve Faik Öztrak "bağımsız denetimi kaldırttık KOBİ'leri 4.7 milyar lira maliyetten kurtardık" diyorlar ya işin aslı öyle değil işte. Bağımsız denetimden geçmemiş bilançolar nedeniyle yükselen risk primine ödenen yüksek faizlerin KOBİ'lere maliyeti 4.7 milyar liranın katları oldu.
Kısaca Prof. Dr. Ünal Tekinalp'in hazırladığı küresel kurallara uygun yeni Ticaret Kanunu TOBB ve TÜSİAD'ın CHP'ye verdiği emirle bilgi kirliliği yaratılarak değiştirildi. Ama değişiklikler iş dünyasına pahalıya mal oldu. Anlaşılan Tekinalp'in değiştirilen hükümleri teker teker eski yerlerine konmaya başladı.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA