AKP Kongresi'ne dair, Başbakan Erdoğan'ın konuşmasına dair aktaracak çok not var elbette ama bence asıl ve ana konu dün itibarıyla Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir ilkin yaşanmış olmasıdır. Evet. "Veda" etmedi. Aksine geri döneceğinin işaretini; "Bu bir veda değil, bu bir es'tir, bitmeyen şarkının notaları arasında bir moladır. Bu yorgunluğun molası değil, bir ilkenin, bir sözün, vaadin yerine getirilmesidir" diyerek verdi. Ama bu arada kendinden öncekilere ders, sonrakilere de örnek olacak çok mühim bir işe imza attı. Kendi isteğiyle, üstelik de çok güçlü olduğu bir dönemde partinin genel başkanlık koltuğuna bir daha aday olamayacağını açıklayarak tarihte önemli bir sayfa açtı.

Kısa kısa notlar...
Kuşkusuz salonda en çok alkışı alan Erdoğan'dı ama en az onun kadar coşkuyla karşılanan bir başka isim de Hamas Lideri Halid Meşal oldu.
Meşal de kendisine gösterilen olağanüstü ilgiyi karşılıksız bırakmayıp, oturduğu yerden ayağa kalkarak salondakilere selam verdi.
Konuşmasının girişi heyecanlıydı. Şiirlerle duygulu anlar yaşattı salondakilere. Ancak konuşma hükümetin 11 yılda yaptığı icraatları anlatmaya dönüşünce salondaki heyecan da düşüşe geçti. Bu düşüşü fark eden Erdoğan hemen önlem aldı ve metinde yazılanları atlayarak konuşmasının son bölümüne geldi.
Konuşmasının Kürt sorunu ile alakalı bölümü değişikti. Dağa çıkan gençlerle ilgili vurguları ve konuşmasında sık sık Kürt Kardeşlerim-
Benim Kürt Kardeşim tamlamalarının arka planında "Müzakereye kapalı değiliz" mesajlarının verilmek istendiği algısı oluştu.
Kongre salonu çok güzel dizayn edilmişti. Özellikle görsel ve yazılı basın için ayrılan çalışma alanları rahatlatıcıydı. Ayrıca basın mensuplarının delege ve konuklarla temas halinde olmasına imkân tanınmıştı. CHP kurultaylarında olmayan bu düzen tüm basın mensuplarından alkış aldı.
Erdoğan'la birlikte milletvekilliğine bir dönem ara verecek siyasiler basın mensupları ile yoğun diyalog yaşadı. Çoğu isim yan yana konuşlanmış televizyonları tek etek gezerek kamuoyuna duygu ve düşüncelerini aktardı. Partiye henüz katılan Numan Kurtulmuş ve Süleyman Soylu basının ilgi gösterdiği popüler isimlerden ikisiydi.