CHP'li Urla Belediye Başkanı İbrahim Burak Oğuz FETÖ üyeliğinden tutuklandı.
Elbette gerisi de gelecek!
Çünkü Atatürk'ün kurduğu CHP FETÖ'nün evi oldu!
Parti içindeki FETÖ'cüler birer birer tespit edilmeye başlandı.
CHP'li 34 belediye başkanının belediyeler imamı Erkan Karaaslan'la iş tuttuğu iddiaları boş değildi.
Hepsinden hesap sorulacak!
Kilit noktadaki herkes hesap verecek!
Elbette sıra Kılıçdaroğlu'na da gelecek.
CHP'nin başı çektiği yıkım ekibi, 'Erdoğan nasıl gider'in arayışında!
Seçim dışı yolları bile düşünüyorlar!
Önce yeni bir 'anayasa' isteyecekler!
Altı muhalefet partisi; yani CHP, HDP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Gül-Babacan partisi ve Davutoğlu'nun Gelecek Partisi ittifak halinde!
Birlikte Anayasayı tartışmaya açacaklar!
Sonra "Erdoğan koltuğundan nasıl gidecek?" sorusuna cevap arayacaklar!
"Usul usul mu?
Yumuşak yumuşak mı?
Yoksa sertleşerek mi?" Planlarında şiddet bile var!
Nasıl bir sertlik olacaksa artık...
Vurup kırarak mı, yoksa asarak mı?
İmamoğlu'nun İstanbul'u almasıyla çok havalandılar.
Onlara göre Erdoğan'ın çöküşü hız kazanmış.
Demek ki milleti takmıyorlar!
Aptal bunlar!...
15 Temmuz gecesini unuttular!
ABD Erdoğan'a 23 Haziran yenilgisini tattıran muhalefet blokunun başı Kılıçdaroğlu ile hapisteki Demirtaş ve Akşener'i tebrik etmiş.
Reis'in artık dikiş tutturamayacağını düşünüyorlar...
Vallahi manyak bunlar!
CHP 'Libya'da ne işimiz var' diyor?
Amerika'nın Suriye'de, Fetoş'un Pensilvanya'da, Rusya'nın Kırım'da, Müdafa Ekrem'in Londra Chatham House'da, İsrail'in de Filistin'de, 'ne işi var' demiyor ama!

***

Enteresan değil mi?
Türkiye'nin Libya'ya asker göndermesine Yunanistan da karşı, CHP'de...
Ermeni soykırımını ABD kabul ediyor, CHP'nin İstanbul İl Başkanı da!
İsrail'e göre YPG terör örgütü değil!
CHP'ye göre de!
Kanal İstanbul'a emperyalistler de karşı, CHP de!
Sahi bu CHP kime çalışıyor?
Kılıçdaroğlu'nun hayatı İslami değerlerle mücade etmekle geçti...
Bay Kemal, Gülen'i dini bir yapı zannederken düşman kesilmişti...
Terörist olduğunu öğrenince dost oldu.
Kılıçdaroğlu ve FETÖ,17 Aralık'tan 10 gün önce ABD'de buluştu.
17 Aralık günü de ortak oldular.
Buna rağmen Reis'i millete ve vatana hizmetten FETÖ dahil hiçbir güç alıkoyamadı.
Partisine kapatma davası açıldı...
Sonra 367 krizini çıkardılar...
Peşinden MİT krizi geldi...
Gezi darbesinin ardından 17/25 Aralık ve MİT TIR'ları kumpası geldi...
Sonra çukur eylemleri başladı...
Ardından kanlı 15 Temmuz darbesi geldi...
Ekonomik saldırıları saymadık daha...
Dün 17/25 Aralık FETÖ'cü Bürokratik Darbe girişiminin yıl dönümüydü.
Baş Papaz Fetullah Gülen'in verdiği emirle önce tuzluk vekiller istifa etti..
Sonra FETÖ'cü ajanlar Anayasal düzeni bozmak için harekete geçti.
Ama hepsi millet duvarına tosladı..
Büyük Türkiye yoluna baş koyan Reis'in arkasındaki güçtü o millet.
Türkiye güçlü bir liderle kalkınır.
Güçlü bir birlik ve istikrar da lazım...
Aksi halde sınırlar yeniden çizilir...
Savaşlar başlar.
Uyumayın!
Uyursanız kıyamet kopar!
Çünkü her yerde devam eden küresel algı operasyonunu ülkemizde de deneyecekler!
Kaos planını devreye sokacaklar...