Depremin ilk günü Hatay'daydık... 6 Şubat 2023 Pazartesi.
Bugün 6 Mart 2023 Pazartesi... Yine Hatay'dayız.
6 Şubat... Hatay ağır yaralıydı... Millet sokaktaydı... Çok kişi enkaz altındaydı.
6 Mart... Yaralar sarılıyor... Hatay ayağa kalkmaya çalışıyor.
"Dün" Hatay boşalıyordu.
"Bugün" gidenler geri dönüyor.
En doğru sözü... "Duvar yazısı" söylüyor:
"Umudunu yitirme geri dönecez Hatay."
***
YOLLAR YOLLAR
Yollar hala yardım malzemesi taşıyan TIR'larla dolu.
Edirne... Kars... Çanakkale... Balıkesir... Odun gönderiyor... Soba, battaniye, patates, soğan, makarna, zeytin gönderiyor.
Konteyner ev gönderenler çok... Yüzlerce TIR... Yüzlerce konteyner.
***
ATATÜRK'ÜN EMANETİ
Antik Çağ... Gündüzleri ticaret hayatının döndüğü, geceleri ise meşaleler ile aydınlatılan Herod Caddesi.
General Şükrü Kanatlı komutasındaki Türk askeri... Bu caddeden Hatay'a girdi... Ve caddenin adı değişti: Kurtuluş Caddesi.
6 Şubat'ta... Bu cadde kapalıydı... Yıkılan binaların enkazı dağ gibiydi... İnsanlar enkaz altındaydı.
Şimdi... Cadde trafiğe açılmış... Ama yolun sağı solu... Yıkılmış binalar... Enkaz.
Böyle kalmayacak... Atatürk'ün emaneti Hatay ayağa kalkacak... Ama biraz zaman alacak.
***
İKİ PROFESÖR
Sağlıkçılarımız... Gurur kaynağımız... Çadırda, konteynerde, araçta yatan... Hastanede sabahlara kadar canla başla çalışan doktorlarımız... Hemşirelerimiz.
Hatay'da... Enkazla dolu sokaklarda... Halkın arasında... Dünyaca ünlü iki doktorumuzu gördük... Antalya Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan ile eşi Prof. Dr. Ömer Özkan.
Dert dinliyorlar... Moral veriyorlar... İnsanlara, "Hatay'ı terk etmeyin" diyorlar.
Akşam... Bu iki değerimizi kutladık.
***
BÖLGEDEN MANZARALAR
Haflalardır dolaşıyoruz... İl il... İlçe ilçe.
Öyle manzaralar görüyoruz ki... Bazen içimiz sızlıyor, bazen sevinçten uçuyoruz.
Adam zengin... Altında Mercedes... Elinde puro... Fotoğrafını çektiriyor... Deprem bölgesinde hava atıyor.
Mehmet Ali Dim... "Abi bunu mutlaka yaz" diyor... Sinirden patlıyor.
Sonra... İmzasız bir mektubu okuyoruz.
Zarfta 200 lira... Bir de şu satırlar:
"Elimde bu kadar vardı... Özür dilerim... Umarım sağ salim kendinize gelirsiniz, toparlanırsınız... Sizi çok seviyoruz, yanınızdayız."
Mehmet Ali... Bu defa ağlamaya başlıyor.
***
HAYIRSEVER (!)
Hayırsever var, hayırsever var.
Hayırseverden hayırsevere fark var.
Bir minibüs geliyor... Yardım malzemesi dolu... Minibüsün üzerinde hayırseverin adı var, kocaman... Ve fotoğrafı.
Hayırsever... Yardım yapıyor... Görüntüsünü sosyal medyada paylaşıyor.
Böyle görüntü, o kadar çok ki.
***
İSİMSİZ
Bölgeye TIR geliyor... Mont dolu... Kimin yolladığını bilen yok... Sorup öğreniyoruz... Mahmut Yiğit... Ankara'dan.
TIR... Mobil tuvalet yüklü... Kadınlar için ayrı, erkekler için ayrı... Duş kabinleri de var... Gönderen yine isimsiz.
Öğreniyoruz ki... Gönderen Ankara'dan Yaşar Öncan.
Deprem çadırı çok... Geceleri soğuk... Çadırın zemini buz gibi.
TIR geliyor... Çadır zemini için dokuma halı... Gönderen, Ege'nin en gariban ilçelerinden biri... Manisa-Demirci.
Demirci Belediye Başkanı Selami Selçuk'u arıyoruz:
- Çok dua aldınız.
- Ne yaptık ki? Vazifemiz.
***
ALLAH RAZI OLSUN
Veysi Şahin... Midyat Belediye Başkanı... Kimin ne ihtiyacı varsa karşılıyor... Belediyenin kasasından değil... Kendi cebinden.
Zeynel Abidin Erdem... Yetimin başını okşuyor... Yardım dağıtıyor. Çadır... Battaniye... Harçlık... Konserve... Et... Tatlı... Şirketinden değil... Kendi cebinden.
İhsan Aydeğer... Hatay Vakfı Başkanı... "Özlemişsinizdir" diyor, çadırlara tepsi tepsi künefe dağıtıyor.
Vakıf bütçesinden değil... Kendi cebinden.
Ve... Ömer Bulut... Onun işi aydınlatma malzemesi üretimi.
Çadırlara, konteynerlere sigara paketinden küçük el lambaları dağıtıyor... Ve pil... Kendi cebinden.
Geceler karanlık... Aydınlatıcı o kadar büyük ihtiyaç ki.
***
YİĞİT SİİRT
Hatay'a girerken yolun sağında bir çadır şantiye:
Siirt Belediyesi Hatay Şantiyesi.
Siirt... Kendi halinde bir il... Belediyesi deseniz, bütçesi sınırlı.
Ama... "Yüreği büyük Siirt" gelmiş, şantiye kurmuş... Yara sarıyor... Depremzedenin karnını doyuruyor.
***
ALKIŞLAR HAKKÂRİ'YE
Hakkâri... Milli gelir pastasından en az pay alan insanların bulunduğu bir vatan köşesi.
Deprem bölgesinde... Hakkâri destan yazıyor.
11 ekskavatör... Deprem çadırları... 3 doktor... Ambulans... Uyku tulumu... Sıcak çorba... Gıda ve giyim malzemesi... 5 milyon liranın üzerinde maddi yardım.
Ve... Öğreniyoruz ki... Hakkâri'den gelen ekipler "147 insanımızı" enkazdan sağ olarak çıkarmışlar.
Aloo... Hakkâri... Sayın İdris (Akbıyık... Belediye Başkanvekili) Valim!.. Sesim geliyor mu?
Deprem bölgesi, Hakkâri ile gurur duyuyor.
***
ÖDÜL
Hatay'da... Gündüz dolaşıyoruz, gece dolaşıyoruz.
Rehberimiz Mete Kuseyri... Hataylı... Sık sık bizi uyarıyor:
- Abi, oraya yaklaşma, yıkılabilir.
Dolaşırken... Gönüllüleri görüyoruz... İsimsiz kahramanlar.
Bir gönüllü grubu... Depremzedelere yardım için çırpınıyorlar... Ankara Keçiören'den gelmiş gençler.
Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok sormuş:
- Gençler... Size ödül vereceğim... Ne istersiniz?
- Başkanım... Depremin yaraları sarılınca bizi Çanakkale'ye gönderin.
***
YARIN
Oteller yıkılmış... Yıkılmayan da hasarlı.
Nerede kalacağız?
Allah büyük... Yarın da buradayız.
