- Talat Bulut'un hangi özelliği okuyucuyu şaşırtır?
- P.B: Talat içki içmeyi, bara gitmeyi sevmez. "Ben içki içmem, içki içeni de sevmem," der. Bizim adrenalinimiz doğa. Eğlenmek için alkole ihtiyacımız yok.
-
En son Mutluluk filminde gördük sizi... Abdullah Oğuz'la çalışmak nasıldı?
- T.B: Mutluluk vizyona girdikten sonra hiç konuşmadım. Nedeni de şuydu: Bu tamamen Zülfü Livaneli'ye olan saygımdan ötürü. Film onun kitabının uyarlaması. Ama bu uyarlamada da çok büyük hatalar var. Hatalarla ilgili öncelikle söz sahibi olan Zülfü Livaneli'dir. Ben şimdi söylüyorum. Dünyada bir edebiyat uyarlamasını sinemaya aktarmak zordur. Ya tamamen yok edersiniz ya da başarı oranınızın yüzdesini artırırsınız. Abdullah Oğuz bunu başaramadı. Hikâyeyi tamamen bir töre hikâyesine dönüştürdü. Bu çok büyük bir terbiyesizlikti! Siz bir aktörü böyle harcayamazsınız. Bu da Türkiye koşullarının bir sonucu maalesef. Telif hakkınız yok, sizi koruyan herhangi bir yasa yok. Siz yönetmenin montaj masasındaki makasına bağlı olarak o filmde varsınız. Meral Çetinkaya benim annemi oynadı. Ama filmde benim annemle olan sahne yok. Neden çünkü anlatmak istediğiniz töre hikâyesinde öyle bir şeyin yeri yok. Jenerikte Meral Çetinkaya'nın adı var, bunun özrünü nasıl dileyeceksiniz Meral Çetinkaya'dan? Bunu Japonya'da festivalde filmi izlerken fark ettim. Dehşet bir şey ve sizin oynadığınız İrfan karakterini anlatan en önemli sahnelerden biriydi bu. Benim oynadığım karakter 60 yaşında. Annesine bakıp ağlıyor; çünkü kendisini affettirmek için sözcükleri var. Ve siz bu sahneyi kesip atıyorsunuz. Abdullah Oğuz en kısa zamanda Meral Çetinkaya ve benden özür dilemek zorunda. Ve bana telefon açarak değil, kamuoyuna
